Ekrem Arpak

Ekrem Arpak

EKREM-CE

İKİ YÜZLÜ BİR O KADAR KOMİK!

12 Aralık 2020 - 23:54

Son olarak futbol dünyasının haşarı çocuğu Morinho'nun da dediği gibi "Şampiyonlar Ligi'nde Fransız Paris Saint Germain ile Medipol Başakşehir arasındaki karşılaşma tarihe damga vurdu" 

Tüm dünya da yankı bulan ve milyonların ağır tepkisiyle adeta ırkçılığın sahalardan silinmesine tek başına emsal noktasına gelen bu maça ülkemizden de büyük tepkiler geldi ama yine iki yüzlülüğümüzün o meşhur işimize gelince maskesini takarak... 

Arzu ederseniz önce maça ülke futbolunun Avrupa kupalarında içine düştüğü çukurdan başlayalım. 

Malum, PSG yarım kalan maçta az kalsın sözde süper lig şampiyonumuza yarım düzine gol atacaktı. 

Galiba Neymar ve Mpampe Webo'nun yüzü suyu hürmetine daha fazla atmaya kıyamadılar. 

Hemen ertesi gün Sivaspor da UEFA Avrupa liginde İsrail temsilcisine yenilerek gruptan çıkamadı. 

Galatasaray, Alanyaspor ve Beşiktaş zaten çok önce elenmişlerdi. 

Milli takımımız ise Uluslar Liginde kendisinden kat be kat güçsüz olan rakiplerin ardında kalıp küme düştü. 

Her mevzuda olduğu gibi ülke futbol camiası bu rezil başarısızlığı masaya yatırmak yerine Rumen hakemin ırkçılığını ön plana çıkarıp başarısızlığı örtme telaşına düştüler. 

Lig şampiyonumuzun 2021/2022 sezonundan itibaren şampiyonlar ligine direk katılamayacağı dahi konuşulmadı. 

Varsa yoksa Webo ve ırkçılık yapan Rumen hakem. 

Sanki bu konuda çok temizmişiz gibi... 

Öyle ki, Rumen hakeme tepki göstereyim derken bile ırkçılık yapan yaratıklar okuduk. 

"Şu ırkçılık yapanlardan en az Kürtler kadar nefret ediyorum" diyen soysuz sözde Webo'ya destek twiti atmıştı. 

Yıllar önce klibindd oynattığı Afrikalı kız çocuk için "Aslında maymun oynatacaktık ama bulamayınca bu kızı oynattık!" diyen Gülben Ergen bile Webo'cuydu o gece. 

Rumen asıllı dördüncü hakemin, Başakşehir'in yardımcı antrenörü Pierre Webo'ya “negro” (zenci) diyerek, hakaret etmesiyle hatırlanacak olan maçtan sonra ülkemizde ırkçılıktan 2.5 yıl ceza alan ilk ve tek futbolcu olan Emre Belözoğlu bile ırkçılığa hayır diyordu. Şaka gibi. 

Bakınız, geçen Ziraat Türkiye kupası maçında konuk ettiği Amedspor'a her türlü ırkçılığı yapan Başakşehir sahadan çekilerek bir anda kahraman olurken Devlet adamları, siyasetçiler, spor ve futbol dünyası, sanatçılar ve gazeteciler ırkçılığı kınamak için yarıştılar. 

MHP, “Seninleyiz Webo” diye tweet attı.

HDP, “Irkçılığa karşı yanındayız” diye ses verdi.

Ak Parti "Takipçisiyiz ve yanındayız" derken CHP, İP, DEVA, Gelecek ve tüm siyasi partiler art arda kınadılar olayı. 

Dedim ya, iki yüzlüyüz vesselam zira sanki bu sözlerden kat be kat ağırı kendi sahalarımızda edilmemiş, kendi tribünlerimizde slogana dönüşmemiş gibi Rumen hakemi lanetlediler. 

Oysa kendi utançlarımızı hatırlamak ve yeni bir sayfa açmak için altın bir fırsattı bu. 

               ***
YAMYAM DERKEN…

Trabzonspor için 1998-1999 sezonu fırtına gibi başlamıştı.

Jamaika asıllı olan ünlü İngiliz futbolcu Kevin Campbell, o yıl bordo-mavili takıma transfer olmuştu.

Fakat Campbell, istediği performansı yakalayamadı.

Trabzonspor da memnun değildi.

Bir dönem bakanlık da yapan Başkan Mehmet Ali Yılmaz, hezimetle biten bir maçtan sonra Campbell'i kastederek, “Buluyoruz bir yamyam, alıyoruz işte. Yani rengi bozuk. Alıyoruz ama atmıyor anasını satayım. Ben mi atıcam golleri” dedi.

Campbell kızdı ve sonraki maça çıkmadı.

Arkadaşına sahip çıkan kaptan Ogün Temizkanoğlu, kadro dışı bırakıldı.

Dünya günlerce bu olayı konuştu.

Başkan Yılmaz, pişmandı.

Ne var ki özrü kabahatinden beterdi.

Şöyle konuştu:

“Bizim Türkçemizde ‘yamyam gibi üşüşmek' deyimi var. Biz ona bir şey demedik ki. Hem Arap demek istedim. Oyuna sarılmıyorlar, saldırmıyorlar. Ama para alırken yamyam gibi saldırıyorlar anlamında söyledim. Biz ‘yamyam gibi' tabirini kullanırız ama Türkiye'de ırkçılık olmadığı için aklımıza yanlış anlaşılacağı gelmez. Irk ayrımcılığı anlamında kullanmadım, rengi anlamında kullandım.”

IRKÇI HAKARETTEN CEZA ALAN İLK FUTBOLCU

Bu, ne ilk, ne de son oldu.

Fenerbahçe'nin kaptanı Emre Belözoğlu 2012'de Trabzonsporlu Didier Zokora'ya saha içinde “Pis zenci” diye hakaret etti. Fildişi Sahili vatandaşı olan Zokora, hakareti yargıya taşıdı. Türkiye'den ayrıldığı halde davayı bırakmadı.

Belözoğlu, 2 ay 15 gün hapis cezası aldı ve Türkiye'de ırkçılıktan mahkum olan ilk futbolcu oldu.

ONLARA HER YER DEPLASMAN! 

Bir de, öz vatanında yabancı takım muamelesi görenler vardı.

Diyarbakırspor, Çözüm Süreci'nin estirdiği rüzgarla adını Amedspor diye değiştirince hedef haline geldi.

Amedspor'un ünlü oyuncusu Deniz Naki, sosyal medyada paylaştığı politik mesajları ve bir maçta zafer işareti yaptığı için 12 maç ceza aldı. Ardından örgüt propagandasından dava açıldı.

İlk duruşmada beraat etse de Türkiye'den ayrıldı.

Aynı günlerde Amedspor'un sahası kapatıldı. Polis tesisleri bastı.

Amedsporlular “Çocuklar ölmesin, maça gelsin” yazılı pankartla sahaya çıktıkları için Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na sevk edildi.

Aynı yıl, yani 2016'da…

Başakşehirli Semih Şentürk, golden sonra Amedspor tribününe koşarak, asker selamı verdi. Halbuki henüz askerlik görevini yerine getirmemişti.

Sivas Belediyespor maçına giden Amedspor, konaklayacak otel bulamadı. Belediyesporlu futbolcular, maçta Türk Bayrağı'nın önünde topluca asker selamı verdi. Taraftarlar Amedspor flamasını indirip bayrak astı.

Amedsporlu yöneticiler, Ankaragücü maçı için geldikleri başkentte, üstelik protokol tribününde dayak yedi.

En son 2018'de Sakarya'da Amedsporlular sahaya çıkarken, skor tabelasına operasyon görüntüleri verildi. Maç bitiminde Amedspor saldırıya uğradı.

Sonraki yıl Sakarya'da, bu kez Vansporlular…

CİZRE LİGDEN ÇEKİLDİ

Cizrespor Serik'te “Ölürüm Türkiye'm” marşlarıyla karşılandı. Takımın Sivaslı Teknik Direktörü Yusuf Tokuş, “Türklerle Kürtleri birbirine düşürmeye çalışıyorlar. Ben Türküm. İç Anadolu çocuğuyum ama şu anda Kürdüm” diye tepki gösterdi.

Kimse işitmek istemedi.

Cizre ligden çekildi.

Başkan Maruf Sevinç, “Cizre'ye gelen hakem bile düdüğü farklı çalıyor” dedi.

O yıl Dersimspor, Kırıkhan'da linçten kurtuldu.

UTANDIRAN ISLIKLAR

Ankara'da, 10 Ekim 2015'te iki IŞİD'çi canlı bombanın gerçekleştirdiği saldırıda 100 yurttaşın ölmesinden üç gün sonra Konya'da oynanan Türkiye-İzlanda maçında, kurbanlar için yapılan bir dakikalık saygı duruşu ıslıklarla bölündü.

İnsanlık, bir grup fanatiğin kendi kurbanlarını ıslıkladığını izledi naklen.

Şimdi tüm Türkiye, Vanspor ve Sivas Belediyespor dahil, “No To Racism” sloganında birleşti.

Yani, ırkçılığa hayır!

Amedspor, “Sonuna kadar seninleyiz Pierre Webo” diye tweet attı.

Sakaryaspor, aynı cümlenin İngilizcesini paylaştı.

Cizrespor da Ankaragücü de “Irkçılık psikolojik bir hastalıktır” diye yazdı.

            ***

Not: Yıldızlarla ayrılan ve kapanan bölüm Amedspor sayfasından alınmıştır.

Müsaadeniz ile ben de bir anımı anlatayım.

Kardeşim Mehmet ile kurduğumuz Arpak Kardeşler Müzik Grubu olarak yedi bölgeden 7 eserin yer aldığı ve tüm söz müzikleri şahsıma ait "Mevsimsiz Türküler" adıyla ilk albümüz çıkmıştı.

Birçok TV kanalından davet alıyorduk. Birgün Alevi kesimini temsil ettiği iddia edilen bana göre Aleviliği yozlaştırma kutusu olan bir kanalın sunucusundan ısrarlı davet geldi.

Israr tam 15 gün sürünce sunucu hanımefendiye *Bizi tanıyor musunuz?
*Albümümüzü dinlediniz mi? 
*Kürtçe, Türkçe, Lazca, Arapça türküler söylememizin bir sakıncası var mı? 

Sorularını sordum. 

-Hiç bir sakıncası yok! Cevabını alınca programa katıldık. 

Lakin canlı yayında hanımefendi önce Ahmet Kaya'yı vatan haini ilan etti! 

Sonra "asarım, keserim, beş metre kefene sarar gömeriz!" demeye başladı derken "Kürtçe söyletmem" dedi. 

Kürtçe yani ana dilimin yasak olduğu bir programda durma onursuzluğu içime sinmezdi, sinmedi de. 

Gayet kibar bir dille yayını terk ettik. 

O günden sonra general olduğunu ifade edenler dahil ailece korkunç bir linç kampanyasına maruz kaldık. 

İLK DEFA SÖYLÜYORUM! 

Bir grup ırkçı genç kızımın yolunu kesip ölümle tehdir ettiler. 

Kızım 5 yıl kalp tedavisi gördü. 

TRT Müzik daire başkanı bir hanımefendi gözlerimin içine bakıp "Ben burada olduğum sürece TRT müzikte Kürtçe şarkı söyletmem!" dedi. 

Onun inadına TRT Müzikte program yaptım ve Kürtçe şarkılarımı da söyledim. 

Emekli bir general sosyal medyasında benim ve kızlarımın resmi üzerine "Yok mu bu teröristleri aşağı indirecek?" paylaşımı yaparken o hanımefendi Ulusal TV kanalında aynı sözlerle bizi hedef gösterdi. 

Şimdi bakıyorum da sadece Kürtçe türkü söylediğim için kızımın kalbini durdurma noktasına gelenler bugün Webo'ya yapılanları kınıyorlar... 

Vay vay vay... 

Sahi, siz bir baba için kızının kucağında kalbinin durmasının ne demek olduğunu biliyor musunuz? 

Kendi şehrinde konserimi polis ekipleri bastı yahu! 

Evet, ırkçılık bir ideoloji değil ruh hastalığıdır ve ülke olarak kendi içimizdeki ruh hastalarından kurtulmadığımız sürece ne Webo paklar bizi nede Gülben Ergen gibilerin komedi paylaşımları. 

Irkçılığa karşı duracaksak tedaviye kendi içimizde başlamalı ve ona göre davranmalıyız. 

Yoksa komik oluyoruz komik...

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum
  • Yorum yazabilmek için lütfen üye girişi yapınız.