Ekrem Arpak

Ekrem Arpak

EKREM-CE

İSTİFA ET ŞEFİK BAŞKAN!

11 Nisan 2022 - 13:01 - Güncelleme: 12 Nisan 2022 - 00:53

Aslında bu makalemin özenisini oluşturan sözleri baştan kaleme alıp girizgahta halimizi, ahvalimizi ortaya koyup öyle devam etmek istiyorum.

Şanlıurfa'da liyakat, hak, hukuk, adalet küme düşmüşken; yol neyimize, su neyimize, enerji, tarım, hayvancılık, sanayi hizmetleri neyimize? 

Elleri, kolları, ayakları, dilleri, kulakları kesilmiş; kalbi sökülüp duyguları ızgarada pişirilmiş, ciğerleri şişlenmiş, sevdaları haşlanmış, umutları cacık, yarınları salata edilmiş koca bir şehir, bir avuç gözü doymazların sofrasında afiyetle mideye indirilirken fikir neyimize, düş neyimize?

Nemrudilerin, dinsizlerin, şerefsizlerin, ahlaksızlarımn, sapkınların, acımasızların, nepotistlerin, vurguncuların güzelim İslam dinini yüzlerine, ruhlarına, makamlarına makyaj yapıp fakir fukarayı açlığın, sefaletin, yoksulluğun, çaresizliğin darağaçlarına astığı bir şehirde doğruları yazmak, haksızlığa karşı çıkmak elbette suç sayılacaktı...

BANA NE SURİYELİDEN, FİLİSTİN'DEN!

Sadece 3 günlüğüne Şanlıurfa'daydım. Geçtiğimiz Haziran ayında başarılı ama ekonomik sıkıntılar nedeniyle uzaktan eğitime katılamayan öğrencilerimiz için gerçekleştirdiğimiz tablet kampanyasında tablet hediye edemediğim Saffet ve 1.5 / 3 / 5 / 7 / yaşlarındaki 4 kardeşine verdiğim bir sözü tutmak için yani...

Saffet'in babası bir inşaat işçisi. Lakin bel fıtığı nedeniyle ayda sadece birkaç gün çalışabiliyordu. Saffet ve kardeşleri ihale vurguncusu bazı siyasilerin evlatları milyonluk araçlara binsin, villalarda yaşasın, ihalelerden milyonlar götürsün diye kurban edilen çocuklarımızdan birkaçıydı sadece.

Oturdukları haneye ev demek için bin şahitte yetmezdi. Artık soğutmayan buzdolabı en az Saffet ve kardeşleri kadar içi boş ve açtı. Yıllardır boyanmamış duvarlardan odaya doluşan nem, her türlü hastalığa davetiye çıkarıyor, 1.5 yaşında ayaklarından engelli küçük Nida ağrıdan, sızıdan, üst başındaki söküklerden vücuduna dolanan soğuklar yüzünden sürekli ağlıyordu.

Geçte olsa sözümde durup Saffet ve kardeşleri ile dolu dolu birgün geçirdik. Onlar ne istediyse öyle oldu. Şanlıurfa'nın en büyük AVM'si olan PİYAZA'da Saffet ve kardeşlerinin yüreklerinde açılan yaralara küçükte olsa merhem çalmak için didindim ama memleketimin %75'i bu ağır yoksulluğun esareti altında inliyordu. 

Yine Ramazan ayı idi ve yine nüfusun %75'i Şanlıurfa Valiliği, BŞ ve ilçe belediyelerinin dağıttıkları yardım kolilerine muhtaçtı.

Benim ülkemde gözlerimizin önündekilere yardım edilmez! Nedense hep uzaklara, uzaktakilere ağlarsın! Filistine, Suriyelilere, Afganlılara, Pakistanlılara...
İşte bu yüzden:

Ne Filistin umurumda ne Suriyeliler!
Benim şehrimde sözde savaş mağdurları nargile keyfi yapıp ahlaksızlığın, hırsızlığın dibine vurarak paraya para demezken; aç, açıkta, yalınayak kalan çocuklarımıza yanarım.
Ne Filistin umurumda ne Suriyeliler!

Benim şehrimde siyasetçinin oğlu, kızı, yeğeni, kuzeni milyonluk ihalelerden lüks araçlar, evler, sevgililer keyfini çıkarırken; işsizlikten, yoksulluktan intihar eden çocuklarımıza yanarım.

Ne Filistin umurumda ne Suriyeliler!

Adı bende saklı kurum amiri ve belediye başkanı bazı STK Başkanları ve kurum müdürlerine,  bazı yasaklı , FETÖCÜ, şantajcı gazeteciler için ''Falanca gazeteci geliyor 15 bin ver, filanca gazeteci geliyor 25 bin ver!'' şeklinde kendisine atılan whatssapp mesajlarını göstermişti. Bazı siyasilerin algı operasyonu yapmak, kendi kirlenmişliklerini örtmek için zengin ettiği sözde gazeteciker varken, bana ne diğerlerinden? Ben, sabaha aç uyanan fakir fukaranın çocuklarına yanarım.

Bu şehirde 2-3-4 maaş alanlar var efendiler...
Bu şehirde işe gitmeden maaş alanlar var...
Bu şehirde bazı siyasilerin para verip haber yaptırdığı şerefsiz gazeteciler var...
Bu şehirde sömürü var!
Bu şehirde vurgun var!

İşsiz radyocu bir arkadaşımız BŞ Belediyesiyle uzaktan yakından alakası olmayan birine gidiyor iş için! Ve el cevap: Bu aralar alım yapmıyoruz. İyi de sen kimsin? Hangi yetkiyle işçi alacaksın? Diyen yok. 

Öyle bir vurgun ki; bir muhtar, bir avuç sosyal medya kullanıcısı olmasa; bugün hayata geçmiş olacağı kesin olan ucube petrol imarı projesi sonrası ne bir soruturma açıldı ne kimse görevden alındı. Çünkü bu şehirde vurgun artık meşrulaşmıştır.
OSM Skandalının gözaltına alınan 29 tutulusu hala açıklanamayan 50 milyonluk vurgun ortada iken serbest kalmıştır.

Evren sanayi sitesinde parsel parsel satıldığı iddia edilen usulsüzlüklere dair tek soruşturma açılmamıştır.

Suriye Resulayn ve Telabyad'ta gerçekleşen yatırımlara için yapılan ihalelere dair sayısız iddiaya rağmen ne olup bittiğine dair zerre fikrimiz yok!
Birileri habire zengin olurken Şanlıurfalılar git gide yoksullaştılar...

Şanlıurfa'nın en önemli kurumlarının başında Şanlıurfa'ya dair zerre bilgisi olmayan bürokratlar var. Düşünün, Şanlıurfa Valiliğine bağlı ve amacı Şanlıurfa tanıtımı olan ŞURKAV'ın şube başkanı Mardinli ve ŞURKAV Şube Başkanı Ak Parti il başkanına ayar veriyor sosyal medyadan.

Adam ŞURKAV Şube başkanımı, gazeteci mi belli değil ama belli olan bir gerçek var ki; sadece birkaç yıl öncesine kadar adını sanını kimsenin duymadığı bu arkadaş, bugün Ankara'nın en lüks semtinde bir restaurantın ortağı...
Şanlıurfa Turizm A.Ş Müdür nereli bilen var mı?
Söyleyecek çok sözümüz var çok...

İSTİFA ET ŞEFİK BAŞKAN!

Gelelim bir aydır konuşlan şehrin bir diğer rezaletine. Şefik Bakay: Şanlıurfa Esmaf Odaları Başkanı yani. Yaklaşan oda başkanlığı nedeniyle o makama aday olan bazı muhaliflerinin kışkırtmalarıylada olsa aşk maceraları sosyal medyaya düşen başkan...
Bir yandan Ankara'dan bir bayan tehditler savururken, diğer yandan Nazan adında bir kadın üzerinden yazılmayan ahlaksızlık kalmadı.

Şefik Başkanın kendi evi önünde Nazan ve erkek arkadaşı tarafından dayak yediği, Maşuk'ta saldırıya uğradından tutunda, Şefik Başkanın Nazan adındaki kadının adına Kredi Kooperatifinden yüklü miktarda kredi çekip ödemediğine varan bir takım iddialar.
İddialar dediğime bakmayın çoğu gerçek...

Ve ben bir bekar evinde iğrenç, ahlaksızca cereyan eden bu ilişkinin gurup sapkınlığının detaylarına gimeden istifa et Şefik Başkan zira bu saaten sonra senin o makamda kalman bu şehrin ahlakına ihanettir...

İstifa et Şefik Başkan zira ben bir milletvekilinin arayarak 75 bin lira karşılığında bu rezalete dair susacak adam değilim. 

Ne acı değil mi; bu şehirde bir ahlaksızlığı korumak, meseleye dair makale ve görselleri kaldırmak için bir siyasetçi araya giriyor.

Daha bu şehirden ne bekleyeceğiz?
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum
  • Yorum yazabilmek için lütfen üye girişi yapınız.