Ekrem Arpak

Ekrem Arpak

EKREM-CE

ŞEREFSİZ TELEFON AKILLIYMIŞ!

03 Ekim 2020 - 03:34 - Güncelleme: 03 Ekim 2020 - 08:06

Malum yediden yetmiş yediye herkesin elinde cep telefonu denen bilimin mucizesi iletişim araçları var... Hoş, tıpkı sosyal medya gibi iletişim ve bilgi edinmek dışında her halta kullanıyoruz ya neyse...


İşte adı cep ama aslında elden düşmeyen, gözde taşınan telefonların akıllısı var, akılsızı var!

Şurası bir gerçek ki, akıllı meretleri biz kendini zeki sanan kullanıcılarından çok daha akıllı!

Bütün dünya devletleri, hükümetleri madde bağımlılığı, uyuşturucu ile mücadele ettiğini iddia eder ama her ne hikmetse kullanıcı ve bağımlı sayısı sürekli büyük artış gösterir. Çünkü adı üstünde uyuşturur...

Her ne kadar resmi olarak uyuşturucu, yasaklı maddeler listesine girmemiş olsalar da

1- Futbol,
2- Gece hayatı,
3- Fuhuş, 
4- Nepotizm, 
5- Cehalet, 
6- Televizyon ve basın,
7- Tefecilik,
8- Torpil,
9- Irkçılık
10- Siyasal İslam
11- Diziler,
12- İspiyonculuk,
13- Nifak,
14- Kin,
15- Dedikodu,
16- Siyaset ve kısmen bazı siyasiler, 
17- Satın alınmış aydınlar, yazar çizer ve sanatçılar, 
18- Şerefsizler, 
19- Köpekler, 
20- Riyakarlar, 
21- Vicsansızlar, 
22- Sapıklar, 
23- Hırsızlık ve hırsızlar, 
24- Emek sömürücüleri, 
25- Sahte Dostlar, 

Hatta bunca kirlilik içerisinde aldığımız nefes, içtiğimiz su, yediğimiz her lokma ekmek bile birer uyuşturucudur ve milenyum çağının ilk insanları olarak hepsini yüksek dojda kullıyoruz! 

Ama uyuşturucu deyip geçmeyin çünkü uyuşturur ve uyuşmuş halkları yönetmekten daha kolay ne ola ki? 

Fakat günümüzün en tehlikeli, en ölümcül uyuşturucu maddesi cep telefonlarının ve ekseri onlar üzerinden her türlü pisliğin mecrası haline gelen sosyal medyanın ta kendisidir artık. 

Normal şartlarda bilgi edinme ve toplumla, dünya ile iç içe olmayı ayağımıza getiren bu meretleri sapıklık, algı operasyonları, kumpas, aşk meşk için kullanan ama kendini kullandığı ve esir olduğu küçücük bir parçadan akıllı sanan ilginç varlıklarız. 

Neyse, gelelim konumuza. Evinde ekmeği, gidecek işi olmayanlar ve görgüsüzlerinki kadar pahalı olmasa da benimde bir akıllı telefonum var... 

Daha doğrusu ben öyle sanıyordum! İnanın uyanık, cin gibi! 

Yeri geldiğinde benim tanıyamadıklarımın gerçek yüzlerini gösteriyor şerefsiz telefon :) 

Çokta gamsız ha! Canı isteyince maç izliyor, şarkı türkü söylüyor, göbek atıyor! 

Canı istemezse bildiğiniz bizim Urfa'nın bazı siyasileri gibi liyakatsız, bilgi birikimden uzak kara cahil kesiliyor meret. Buda sanırım bu aralar Urfa da fazla kalmamdan kaynaklandı. 

Tam bir nepotist meret! Eş zamanlı kızlarıma ve eşime aldığım akrabalarına düşkün ki sormayın gitsin. O yüzden benim bazı çakma, beni kullandığını sanan akrabalarımla arası pek limoni!

Ne yaptım ne ettim bizim yazar, sanatçı, şair, bilim adamı, akraba atama uzmanı Viranşehir milletvekilimizi sevemedi gitti yahu :) 

Siverek Belediye başkanımız Şeyhmus Aydın'dan başkan olmayacağını, Viranşehir Belediye başkanımız Salih Ekinci'nin de en az vekili kadar akraba düşkünü olduğunu da benden önce önce bilmişliği vardır. 

Arkadaş, ben uyurum o uyumuyor. 24 saat işi gücü kim ne yapıyorun bilgisini depolamak. 

Bana benzeyen tek huyu mazlumlara ve halka çok düşkün çünkü her sabah uyandığımda haksızlığa uğramış yüzlerce masum hakkında sayısız bilgi veriyor. 

Hatta biraz kurcalayınca şehir olarak nasıl berbat, nasıl rezil yönetildiğimizi gözlerime sokuyor! 

Fakat beni asıl şaşırtan ne oldu biliyor musunuz? 

Şerefsiz telefona bakın. Numaraları rehberinde kayıtlı olmayanlar aradığında bakın nasıl cevap veriyor benim telefon. 

"1- Pardon beni aramışsınız ama çıkaramadım çünkü numaranız bende kayıtlı değil!
2- Numaranız rehberimde kayıtlı olmadığına göre ya tanışmıyoruz ya artık tanışmamızın bir kıymeti harbiyesi yok!
3- Müsait değilim! 
Ve 4- Olaki hasbelkader tanışıyorsak veya ilk kez arıyorsanız lütfen mesaj atın.
5- Sabahın köründe zır zır arama ya! "

Dün sabah dedim ki, şu benim cep telefon şerefsizinin diline biraz Urfa isotu süreyimde arayanlara ayıp etmesin. 
Şarjını kestim ki az kalsın boğulacaktı. 

Fakat akşamında ne kadar haklı olduğunu gözlerime sokunca şimdi barışmak için milyon naz yapıyor. 

Ama haklı... 

Kaç yüz kere "kimseye hak ettiğinden fazla değer verme!" diye uyardı dinlemedim. 

Kaç milyon kez "insanları bu kadar sevme!" dedi kulak arkası ettim. 

Fakat dün akşam... 
Neyse neyse, haklıymış şerefsiz telefon! 

Hemen oracıkta eski Ekrem Arpak'ı başından vurup öldürdüm. 

Şimdi bende aynen akıllı telefonum gibi cevap vereceğim numarası bende kayıtlı olmayan veya bilakis kayıtlı olmasından artık rahatsız olduğum tiplere otomatik olarak şu cevapları vermeye başladım. 

*Hayırdır yine ne işin düştü? 
*Canım müsait olmak istemiyor! 
*Hayvan terli, klima çarpıyor! 
*Sen ve senin gibilerden gına geldi! 
*Dılo dılo yaylalar! 
*Sonra arayın da şu cacığımı afiyetle yiyeyim. 

Hatta otomatikman engellediklerim bile oluyor. 

Ulan şerrefsizzz telefon. Yine yaptın yapacağını ha. Hayat varmış be. Kurtuldum o Ekrem'den sayende. 

Yaşasın akıllı telefonu kadar akıllı ama bir o kadar duygusuz Ekrem...

Not: Bana barışma hediyesi olarak bir sır verdi.

Silme butonu ile çapkınlıkları, mesajları, fotoğrafları sildiğini sananları terse yatırıp ömür boyu belleğinde saklamak gibi huyları varmış şerefsizin...