Ekrem Arpak

Ekrem Arpak

EKREM-CE

KEJANOV O KIZ VE İHALE REZALETİ!

06 Ekim 2020 - 20:03



Sıcaktı...
Dünya, Ruhatavlılardan öcünü yaşarken alır gibi Afrika sıcaklarını serpiyordu şehrin üzerine.

Henüz birkaç ay önce annesini kaybeden Kejanov, dörtyolas kahvesiyosta oturmuş demli, kaçak Rus çayını yudumluyor, gün boyu yürümekten şişen ayaklarını dinlendiriyordu.

Yorgundu çünkü "Zengin Ruhatav'ın Fekirof Çocığlari" adlı kitabını birilerine utanç kolyesini tek tek takar gibi kendi elleriyle dağıtıyordu.

Bir ara başını kaldırdı Kejanov, ellili yaşlarda sırtında bir çocuk olan kadına ilişti gözleri.

Çöp bidonuna yanaşmış plastik malzemeleri kendine "benim" diyen bazı erkeklerin dahi çekmekte zorlanacağı bir tür iki tekerlekli arabaya dolduruyordu.

Üzerine giyindiği her yeri yamalı giyisilere, nasırlı ellerine ve bakışlarına bağdaş kurmuş yoksulluğa inat ay gibiydi yüzü... 

Beyaz pembesi yanaklarına masumiyetin, çilenin, kederin her tonu alın teri olarak dökülüyordu.

Yüreğinin burkulduğunu hissetti Kejanov. Göğsü daraldı insan olmanın utancından. Sırtındaki çocuk sessizce uyurken eteğine yapışmış sekiz on yaşlarındaki erkek çocuk az ileride dumanı tüten ve tok adamın bile canının çekeceği şekilde ateşe verilmiş ciğer şişlerini gösterip "açım" diyordu.

Usulca sandalyesinden kalkarken kalbinin sıkıştığını hissetti Kejanov. Kadının yanına gitti ve onun şaşkın bakışları arasında elini tutup öptü. Kadın hem şaşkın hem masum bakıyordu. Kejanov, kadına "rica etsem benimle yemek yer misiniz?" diye sordu. Kadın, Kejanov'un anlamadığı Arapçasıyla birşeyler söyledi. Yılların kırathanesinde oturanlardan birisi kadının "ben dilenci değilim ama yine de teşekkür ederim" dediğini söyledi.

Onurluydu yani...
Dağ gibiydi...

Kejanov zaten böyle bir şey ifade etmediğini söyledi. Yemeğe ikna etti.  Ciğerin her bir tanesi Kejanov'un bağırsaklarını yırta yırta iniyordu midesine hikayesini dinlerken.

750 lira kirasını ödeyemediği ve iki çocuğa bakmak için kağıt toplayıcılığı yapıyordu.

750 lira!

Evet, onurlu ve yoksul bir annenin gün boyu belini büken 750 lira kira...

Ruhatav'a bağlı Virşair ilçesinde belediye başkanı Salhiof yakıt ihalesini 350 bin litreden 1 milyona çıkarıp amcasına paketlerken sokakta çöplerden ekmek toplayan anneler, babaların belleri iki büklüm çile çekiyorlardı yani.

Araç ihalesine 35 milyon lira veren Sivriek İlçesi ve Virşair belediye başkanlarının yeğenleri, kuzenleri, kardeşleri, amcaları hayatı lüplerken,  yoksul anne babaların çocukları ciğerin dumanını yemek diye teneffüs ediyorlardı vay vay vay... 

Suriyeli savaş çocukları yesin diye gönderilen cevizlere göz koyanlar töneticilik yaparken, yardım kolileri fakirin fukaranın sofralarını değil marketlerin raflarını süslüyordu Ruhatav'ın bazı ilçelerinde! 

Ruhatav parlementeri Hilyaf Çiyanof'un baskısıyla Virşair ilçesine gelen bir milyonu aşkın çocukların yemek parası cukka edilirken birilerince, 69 yaşındaki Hasanof dayı hamallık yapıyordu Ruhatav sokaklarında ve çocukları açtı! 

Sivriek ilçesinde çöp ihalesi birilerini zengin ederken, çöpten ekmek toplayan anne babaların acılarına tanıklık ediyordu Ruhatav sokakları...

Zengin Ruhatav'ın fakir çocığlari yarı aç bir hayatı sürerken, bazı belediye başkanlarının, parlamenterlerin yeğenleri, oğulları lüks araçlarda gününü gün ediyordu. "Hay gün, güneş doğmayasıcalar sizi
!" diye geçirdi içinden Kejanov...

İptal edilmiş gibi gösterilen ihaleler birilerini milyoner yaparken, tefecilik, REDAŞ (Rusya Enerji Dağıtım A. Ş), nepotizm, ihale vurgunculuğu, torpil yüzünden Ruhatav'ın yoksul insanlarının çocuklukları, gençlikleri, umutları, sevinçleri, düşleri iptal oluyordu da kimse duymuyordu.

Rusya Devlet Başkanı Putin sigaraya savaş açmıştı! Ama Putin'in Ruhatavlı 3 parlamenterinin yeğenleri Rus Devleti araçları ile Türkiye'nin Ceylanpınar ilçesinden on binlerce karton kaçak sigarayı cukkalıyorlardı!

Kejanov kadını uğurlarken mağdur bir adam aradı kendisini. RSİ (Rusya Su İşleri) Ruhatav Bölge Müdürü henüz Ruhatav'a gelmiş ve zıçtığı kurumamıştı ama o malum 3 parlamenterin ajandacısı olmuştu bile!

Kekenof Müdürof kızılkürtü hemencecik lüks arabayı da kapmıştı!

"ulan!" dedi Kejanov. "sizi bize parayla mı gönderiyorlar?"

Restini çekti Kejanov. Nasıl olsa adı Putin' in iktidar partisi düşmanına çıkarılmıştı Putin'i sırtından vuranlar tarafından...

Evet, parti ve Putin'in gücü karizması üzerinden Ruhatav'ı soyup soğana çeviren, adaleti yerlebir edenler Kejanov'u parti düşmanı ilan etmişlerdi.

Ağır adımlarla krathaneye döndü Kejanov. Masasına oturur oturmaz yirmili yaşlarda sarışın, mavi gözlü hani nasıl derler her erkeğin aşık olabileceği kadar güzel bir kız dikildi başına.

-Siz Kejanov'sunuz değil mi? Diye sordu. Sadece erkeklerin oturduğu bu mekanda bu kızın başına dikilmesine şaşırdı ama

-Buyur kızım benim dedi.

Kızcağız derdini söyledikçe utandı Kejanov... Yerin dibine girdi.

Ve aldı kalemi eline bu şehri taciz, tefecilik, rüşvet, vicdansızlık, sömürü haline getirenleri yazmaya başladı.

Nasıl olsa adı çıkmıştı dokuza ve sekize inmeyecekti...

Nasıl olsa alışkındı mahkeme kooridorlarında güvendiklerinin yalnız bırakmasına rağmen direnmeye...

Nasıl olsa hakkını yiyenler zıkkım yesindi ve yemeye devam edeceklerdi.

Ne zaman korkmuştu ki bugün korksun o kızcağızın hayalleri ile oynayanlardan ha?

Not: Bu bir Rus edebiyatı deneme makalesi olup hikayede geçen isimler, mekanlar ve olaylar bütünüyle yazarın uydurmasıdır.

He lo, öyledir öyle...