Ekrem Arpak

Ekrem Arpak

EKREM-CE

REZİL URFA SİYASETİNE İNAT!

08 Ekim 2023 - 22:38 - Güncelleme: 09 Ekim 2023 - 01:17

Siyaset ciddi anlamda bilgi birikim gerektiren bir bilim dalıdır aslında zira devletleşen kocaman milletlerin yönetilmesinin temelinde siyaset ve siyasiler vardır... 

Yine siyasetin tüm dünya ve ülkemizdeki şehirlerde sosyolojik, ekonomik, coğrafik, inanç ve ideolojik karşılığı vardır ve oralardan çıkan siyasileri bu argümanlar üzerinden rahatlıkla okuyabilirsiniz. Şanlıurfa ise tüm denklem ve gerçekliğin dışında kalan tek yerleşim yeridir.

Şanlıurfa'da siyasetin günümüzdeki anlayışla hiçbir bağı yoktur... Tıpkı sosyolojik, ideolojik, coğrafik, akademik, politik ve inanç ile zerre bağı olmadığı gibi. Şanlıurfa'da siyaset, 100 yıldır güçten yana taraf olma, güce, makama, paraya tapma sanatıdır(!) 

Şanlıurfa'nın yüz yıldır iktidar partilerinin oy ambarı olmasının tek sebebi de budur işte. Elbette günümüz dünya ve ülke siyasetinin kabul edilebilir tüm argümanlarını reddeden bu anlayış, beraberinde siyasetçi/politikacı gerçekliği ve kimliğinden uzak sözde siyasi/çakma siyasetçi üretimini de getirir. İşte bu yüzden!; ilkokul diplomasını dahi parayla satın almış adamlar Urfa milletvekili olur, belediye başkanı olur, bu şehri temsil eder.

Banka hesapları ve mal varlıkları seçilmeden önce dipte, sonrasında şişkin siyasetçi tipinin rekor kırdığı şehrin adıdır Şanlıurfa.

Cehaletin çanağında fingirdeyen feodalitenin milletvekili çıkardığı şehrin adıdır Şanlıurfa.

İki kelimeyi bir araya getiremeyen, kendini dahi yönetmekten aciz bazı isimlerin milletvekili seçildiği şehrin adıdır Şanlıurfa...

Din üzerinden demogoji ile tüm sapkınlığını özgürce yaşayan bazı insanların iktidar partisi il başkanı, belediye başkanı ve milletvekili olduğu şehrin adıdır Şanlıurfa...

Elbette bu denli çürümüş bir siyasetin sürekli kendisi kadar çürük meyveleri ulusala gönderip yerelde iktidar yapmasının artık yaşam biçimi olduğu bir şehre Mehmet Kasım Gülpınar gibi adamlar çok ağır ve fazla gelecekti, geldi de.

100 yıldır iktidar partilerine sorgusuz, sualsiz biat eden siyaset anlayışının bir süre sonra sizi değersizleştireceğinden bihaber olan Şanlıurfa, bir de sadece makam, ihale peşinde koşan, tefeci, rantçı, iş takipçisi, yalancı, riyakar siyasetçilerin birbirlerini parti genel merkezine şikayet etmeleri, alçakça iftira atmaları ve tezbirat nedeniyle şu tüm partileri nezdinde alabildiğine değersizdir...

Kurulduğu günden beridir Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde Ak Parti'nin kalesi olan Şanlıurfa'nın önce başkentte ve ülke genelinde bürokrat kıyımına maruz kalması, sonra kabine ve nihayet MYK dışına itilmesinin başlıca nedeni tam da budur.

Size bir şey diyeyim mi; İslamiyet yayıldığı ilk günden bugüne bu denli zarar gördüğü bir süreçten geçmemişti... Maalesef tüm İslam coğrafyasında olduğu gibi, Şanlıurfa'da da dini sömürü siyaset ahlakını yerle bir etmiş durumdadır. 

Abdest almayı bilmez, her haltı yer ama cuma mesajını ilk o atar tipindeki siyasetçi profilinin patlama yaptığı şehrin adıdır Şanlıurfa. Aynı anda birden çok gönül ilişkisine yelken açıp bize ahlak satan siyasiler gördük mesela... 

Fakat Şanlıurfa'nın MYK ve kabine dışında kalmasını sadece bununla sınırlamak doğru olmaz... 

Bu şehirde tüm yaşamları boyunca bir baltaya sap olamamış birçok insan son şans olarak siyasete soyunmayı görüyor çünkü Şanlıurfa siyasetinde önemli bir yere gelmenin insani, ahlaki, bilimsel, akademik bir kriteri yok. İpini koparanın atıldığı bir alana döndü Urfa siyaseti.

Tüm bunların yanında, Şanlıurfa'da hiçbir özelliğe sahip olmayan, yeni yetme siyasilerin bile yola çıkarken hedef haline getirdiği ilk isim Mehmet Kasım Gülpınar oluyor.
Neden mi?

İnsanoğlu asla ulaşamayacağı noktaları ve kişileri sadece kötüler ve karalamayı seçer. İnsanoğlu tanımı haksızlık oldu zira bu Urfa'ya özgü aşağılık bir siyaset ve davranış şeklidir...

Vizyon desen Mehmet Kasım Gülpınar'ın eline su dökemez.

Eğitim desen diplomaları dahi satın alınmıştır çoğunun. Aralarında eşleri veya içgüveysi gittikleri aileler sayesinde makam sahibi olanlar bile vardır.

Halkta karşılık deseniz; Ak Parti amblemi altında olmasa muhtar seçilemeyecekler vardır mesela. Kendilerine ağa diyenler vardır aralarında ki evlerinin ağası olamaz çoğu, iyi biliriz.

İngilizcesi, eh işte orta derecede Türkçe bile olamayan adamlar bile 7 dili ana dili gibi konuşan Gülpınar'ı kendine rakip görür bu şehirde.

Parala kendini alkışlatan bazı şarlatanlar Adıyaman'da, Diyarbakır'da, Gaziantep'te, Erzurum'da, Mersin'de ve dahi İstanbul'da on binlerin ismini haykırdığı Mehmet Kasım Gülpınar ile bir tutmaya kalkarlar kendilerini.

Hayatları boyunca yaralı parmağa işememiş, bir fakir fukaranın sofrasına kuru ekmek koyamamış bazı tipler on binlerce insana ekmek kapısı olan, yıllarca milletvekili maaşını yoksul çocuklara bağışlayan Mehmet Kasım Gülpınar'a laf ederler.

Ölmüş amcasının maaşını aldığı, tüm yakınlarına maaş, makam sağladığını bildiğimiz gözü doymazların bile hedefi hep Gülpınar oldu.
Elbette bu ahlaksızların el birliği ile yaptıkları tezbiratlar, iftiralar bir süre sonra Şanlıurfa'ya zarar verecekti. Bu ahmakların anlamadığı şey şuydu: Mehmet Kasım Gülpınar'ın asaleti onlar gibi makam ve banka hesabından gelmiyordu. Bakan, başkan vekili olmamak Mehmet Kasım Gülpınar'dan zerre bir şey kaybettirmezdi ama şehir sürekli kan kaybedecekti ve öylede oldu.

Tamam, alçakça oyunlar ile Gülpınar'ı engellediniz anladık. İyi de sizlerden de bir mok çıkçadı işte. Hani seçim öncesi kendilerini bakan, bakan yardımcısı diye ilan edenler nerelerdeler?

Sözün özü şudur beyler, Mehmet Kasım Gülpınar bugün Siverek'in köylerinde otursa tüm siyasi partilerin kapısına geleceği belki de tek politikacımızdır. Kaybeden Şanlıurfa'dır ve bunun nedeni birilerinin alçaklığıdır.

Ak Parti MYK'da Gülpınar soyadı ve Mehmet Kasım Gülpınar'ın çeyreği kadar partiye emeği, yüzde biri de bilgi birikimi ve vizyonu olmayanların varlığının ayıbı olanlar bu şehre ihanet etmişlerdir.

Bitti mi, elbette hayır zira Mehmet Kasım Gülpınar dört mevsim haktan, hukuktan, adaletten, vicdandan, bilimden, felsefeden, vizyondan yana meyve veren ağaç, karanlığa doğacak güneştir.

Emin olun belki yarın belki de yarından da yakındır aydınlık...

Not: Rezilliğe bulaşmış Urfa siyasetine inat ben ve benim gibi yüz binlerce bölge insanı seninle Mehmet Kasım Gülpınar...

"Gül dibine gül dökülür..."


İşte bu yüzdendir ki; M. Kasım Gülpınar;, adil, dürüst, vizyonel bir siyaset baharının dibine gül dökecek tek umudumuzdur.. Şehrin siyaset tarlalarına ekilen zehirli kaktüsler boy verdikçe, kimse gül kokusu beklemesin veselam...

Ve kimse Gül-pınarının coşkun akan adil, çağdaş, vicdanlı, samimi inançlı sularının önünde sonunda dibine al güller düşürecek bahçelere ulaşmayacağını aklına dahi getirmesin...

Dedim ya, bu şehrin rezil siyasetine inat...

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum
  • Yorum yazabilmek için lütfen üye girişi yapınız.