HELE SİZ BİR İSTİFA EDİN!

Ekrem Arpak
ABONE OL



İSTİFA ET DERİM! 

Gelişmiş ve medeni ülke siyaset anlayışını sağlam zeminler üzerine inşa eden belirli karakteristik özellikleri vardır. Bu özellikler coğrafik, stratejik, ekonomik, kültürel değişkenlikler göstermekle beraber, hemen hemen hepsinin tek bir ortak özellikleri ön plana çıkar: Hatayı kabullenmek ve gerektiğinde bu hatalarının hesabını, bedelini özür içeren istifalar ile taçlandırmak. 

Mesela Japonya'da bu kültür sadece siyasette değil, yaşamın her alanında bir yaşam biçimidir. Hemen hatırlayalım. Kocaeli-Yalova arasında kurulan asma köprünün çökmesinin akabinde japon mühendis önce özür dilemiş, ardından intihar etmişti. 

Bırakın yolsuzluklarının kanunen ıspat edilmesini, iddialar karşısında bile istifa, intihar eden sayısız Japon ve batılı siyasetçi, bürokrat haberleri okuduk. 

Yıllar önce Kanada'da yaşanan ve 69 kişinin yaşamını yitirdiği geminin sefere çıkmaya uygun olmadığının ortaya çıkması ile faciası sonrası Kanada Denizclik bakanının "O gemiye gerekli bakım yapılmamışsa tek suçlusu benim!" açıklaması ile istifa etmişti. 

MÜTEVAZI YAŞAM! 

Başta Almanya, Belçika, Danimarka, İsveç olmak üzere; başbakanlarının bisikletle, toplu taşıma araçları ile işe gidiş görselleri, mal varlıkları, sade çalışma ofisleri özellikle sosyal medyada çıkar karşımıza. 

Teki bile bu sade yaşamı itibar kaybı olarak görmez, onur meselesi haline getirmez. Bugün Rus işgaline maruz kalan Ukrayna'da kısa süre önce yolsuzluk yaptığı iddia edilen bir milletvekili, halk tarafından çöp bidonuna atıldı mesela. 

Evet, müslümanlar olarak sohbetlerimizde "GAVUR!" olarak bahse konu ettiğimiz, haşa; Allah'a şirk koşup cehennemlik ilan ettiğimiz birçok ülke siyasetinde durum bu... Peki, nüfusunun %95'nin Müslüman olduğu ülkemizde durum ne, bakalım mı? 

84 milyonluk ülke zavallı aklıma büyük gelir deyi Şanlıurfa'ya gözatıp analiz etmeye çalışacağım. 

50 MİLYONLUK SKANDAL VE SONUÇ! 

Malumunuz geçen yıl Şanlıurfa Valiliği 50 milyonluk vurgun yapıldığı iddiası üzerieine OSB'de bir operasyon yaptı. Onlarca kişi tutuklandı bu operasyonda. 

Sizce sonuç ne oldu? 

Bazı siyasetçilerin birinci derecede yakınlarının da aralarında bulunduğu o isimler tek tek serbest kaldılar. 

Ne bir açıklama ne bir istifa ne bir özür duymadık... 

VİDANJÖRLÜ KAÇAKÇILIK! 

Ceylanpınar'da devlete ait vidanjörle silah ve sigara kaçakçılığı yapan 4 kişinin gözaltına alınmasını hatırlıyoruz. Hepsi serbest kaldılar. 

Bir de istifa eden, ettirilen ama hesap sorulmayan oldu bu şehirde. Siverek Belediye Başkanı Şeyhmus Aydın sayısız iddialar sonrası istifa etti. Daha doğrusu Ak Parti Genel Merkezi istifasını istedi. 

Peki, yardımcısı makamında ayaklarından vurulan Şeyhmus Aydın hesap verdi mi? 

Hesap vermedikleri gibi "Şeyhmus Aydın İstifa Edecek?" diyen Ekrem Arpak yargı tarafından 15 ay hapis cezası aldı. Yani neredeyse istifaya sebep olan yolsuzluklar benim boynuma girecekti. 

Örnekleri çoğaltabiliriz ama mesela son örnek çok çarpıcı: Şehitlik Petrol Arazisi. Gelişmiş, medeni bir ülkede çoktan iddiaya adı karışan ve ekibi ile istifa etmiş olması gereken il başkanı basın açıklaması ile artık ayyuka çıktığı için iptal edilen proje üzerinden özür dilemesi gerekirken hakaret dolu basın açıklaması ile üste çıkıyor. 

Elbette, bilgi belge olmadan Sn. Abdurrahman Kırıkçı o projenin ortağıdır diyemeyiz ama yardımcısının ortağı olduğu aşikar ve Sn. Kırıkçı hala savunma halinde. 

Hoş, Ceylanpınar ilçe başkanlık seçiminde de milyonların takip ettiği Spurtnik adlı sosyal medya hesabı 750 bin liralık pazarlığı paylaştığında da sessiz kaldı Sn. Kırkçı. Eyüp Nebi eski Belde Başkanının Sn. Kırıkçı'nın firmasını devleti milyonlarca lira zarara uğratmakla itham etmesine de sessiz kaldı. 

Ne kadar doğru bilmiyorum. Sn. Kırıkçı' nın kendi ekibinden birçok isimle ters düştüğü ve istifa etmesinin an meselesi olduğu iddia ediliyor. Hoş, kanımca Ak Parti Genel Merkezi zaten istifasını isteyecek işte bu noktada kendisi istifa ederse kendi siyasi kariyerini bir nebze kurtarma şansı olur diyorum. 

Kendi eliyle yönetime koyduğu en yakın ve kendisini o makama getirmek için canını dişine takan Yasin Fırat Çiftçi'yi kamuoyunun önüne suçlu gibi atan Kırıkçı'ya kim nasıl güvenecek bu saatten sonra? 

Bir milletvekilinin Kırıkçı' nın ramdevu talebini reddettiği ve aralarında karşılıklı hakaretlere varan bir konuşma geçtiği iddia ediliyor. Kısacası dikiş tutmaz artık. İstifa et başkan. 

BEYAZGÜL GÜNAH KEÇİSİ Mİ? 

Hepiniz bilirsiniz ki, uzun süre bende BŞ belediye başkanı Zeynel Abidin Beyazgül'ü eleştirdim ama görüyorum ki; Beyazgül'ü eleştirmek bir süre sonra kendi kabahatlerini örtme paravanı, maske haline geldi. 

Sn. Kırıkçı bunu zaten yıllardır başarı ile yapıyor. Beyazgül'ü il başkanlığını engellemekle başlayan karalama kampanyasını yardımcısı ve hatta kendisinin ortağı olduğu iddia edilen, sonuçta ben ve iki üç kişi ile kamuoyu baskısıyla iptal edilen projede bile Beyazgül'ü hedef haline getirmesine şaşırmadım. 

Petrol arazisi projesi bir süre sonra Beyazgül üzerinde tuhaf, çirkin bir baskı unsuru olarak kullanıldı. Aralarında benimde bulduğum bir kesim kamu vicdanı için iptal edilsin derken bir kesim "Onlar alıyor, bizde de bu rantı sağla!" suni gündemle baskı unsuru haline getirdiler. 

Bütün ilçe belediyeleri, kurum ve kuruluşlarında inanılmaz büyük projeler, efsane hizmetler yapılıyor da koca BŞ Belediyesini sanki tek başına Zeynel Abidin Beyazgül yönetiyormuş ve başarısız algısı yaratılarak bazı ayıplar aklanmaya çalışılıyor. 

Geçmişte nasıl ki Zeynel Başkanı eleştirdiysem, bugünde birilerinin kendi ayıplarını Zeynel Başkan üzerinden aklamalarına karşı duracağım. 

Hele siz bir istifa edin yahu...