ŞANLIURFA'DA ŞİDDETLİ PATLAMALAR!

ŞANLIURFA'DA KORKUNÇ PATLAMALAR!

Sakın başlıktan dolayı garip eleştiriler yapmayın! Zira "Terör saldırısıdır, bombadır" gibi ibareler kullanmadım lakin gerçekten çok sayıda ölü ve yaralımız var!

Her tarafımız kanamakta... Ortalık kansız ölümlerin leş kokularıyla hastalık saçmakta... 

PATLAMALAR!

Evet, Şanlıurfa da özellikle son 3-4 yıldır şiddetli patlamalar yaşanıyor.

Gelin bu patlamaların ne olduğuna bakalım...

*Yolsuzluk patladı!
*Torpil patladı!
*İhale vurgunculuğu patladı!
*Liyakatsızlık ve liyakat yoksunları patladı!
*DEDAŞ patladı!
*İşsizlik patladı!
*Nepotizm (Akrabaya imtiyaz) patladı!
*İşsizlik patladı!
*Fuhuş patladı!
*Zina ve yasak ilişkiler patladı!
*Algı operasyonları patladı!
*Madde bağımlılığı, uyuşturucu patladı!
*Tefecilik patladı!
*İntiharlar patladı!
*Vicdansızlık patladı!
*Yalan patladı!
*Eğitim tersten patladı! 
*Sağlık geriden patladı! 
*Turizm paramparça patladı! 
*Sanayi kül oldu patladı! 

Tüm bu patlamaların her birisi Şanlıurfa'nın yoksul, fakir fukara, masum halkının sofralarında, yüreklerinin derinlillerinde ABD'nin Hiroşima'ya attığı nükleer bombanın yarattığı tahribatların şiddetinde patladı. 

Her bir patlama şehri darmadağın etti. 

PEKİ ÖLÜMLER? 

Patlamaların olduğu yerde ölü ve yaralılar vardır...

Buyurun ölüler listesine:

*Vicdan, merhamet öldü! 
*Esnaf öldü! 
*Çiftçi, tarım ve hayvancılık öldü! 
*Sanayi cenindi doğmadan anne karnında öldü! 
*Turizm beşikte öldü! 
*Komşuluk öldü! 
*Dava bilinci öldü! 
*Vefa öldü! 
*Kardeşlik öldü! 
*Dayanışma öldü!
*Saygı öldü!
*Emek öldü!
*Umut ve yaşama sevinci öldü!

ENTÜBE AĞIR YARALILAR!

*Eğitim sektörü entübe durumda!
*Sağlık sektörü tedaviye cevap veremez halde!
*Sanayi musalla taşına konmak üzere!
*Ahlaki değerlerimize kefen biçmeye başlayacağız!
*Kültür Sanatın her tarafı yanık kokuyor!
*Yollarımızın bağırsakları dışarı akıyor!
*Köylerimizin dalakları patlamış!
*Kırsal kör ve sağır artık!
*Gençler boşluğun, uyuşturucunun, tefeciliğin, terörün elinde inliyor, derman yok!

Velhasıl öldü ölecek hepsi. 

PEKİ NEDEN? 

Malum, kısa süre önce Ege'de hepimizi yaralayan ve yüzlerce insanımızı hayattan koparan bir deprem felaketi yaşadık. 

Ve insanoğlu oldum olası depremi önceden algılayacak teknolojinin peşinde. 

Bunun yegane umudu da sismik dalgalar... 

İşte Urfa'nın temel sorunu hayatın sismik, öncü deprem ve dalgalarını görememek maalesef. 

Pandemi sürecinden diyemeyeceğim zira Şanlıurfa halkı, erkleri, siyasileri uzun yıllardır çöküntünün çok şiddetli öncü patlamalarını iyi analiz edemiyor. 

Lafa gelince her Urfalı siyasetten iyi anladığından dem vurur. Oysaki siyaset bilimi toplumdaki en ufak hareketleri önceden görmek, olası sonuçlarını önceden analiz ve çözüm üretme yetisi ve bilgi birikimini gerektirir. 

Halk diliyle açıklamam gerekirse siyaset, toplumdal hareketleri, umutları, acıları, gereksinimleri, tıkanma ve açılma noktalarını görmek ve halkın verdiği öncü tepkileri tespit ve çözüm üretebilmektir.

URFA YİNE GÖZDEN KAÇIRIYOR! 

Malum, Ekrem Arpak olarak yıllardır bu şehrin üzerinde barındırdığı tarıma elverişli araziler, turizm ve hayvancılık potansiyelleri, su, maden kaynakları, güneşi ile dünyanın en zengin şehirlerinden birisi olduğunu ve halkının yoksul olma çelişkisini yazdım durdum. 

Ama bunları yazarken çözümde ürettim... Ki çözüm önerilerimin pratiğe dökülmesi mucizeyi gerektirmeyecek kadar basit, insani ve masumdular...

1- Başta milletvekillerimizin ortak payda Şanlıurfa üzerinde uzlaşması ve samimi bir birliktelik ile siyaset anlayışını benimsemeleri. 
2-Şehrin ana artel diyebileceğimiz kurumlarının başlarına liyakat sahibi isimlerin atanması. 
3-Ankara da güçlü bir Şanlıurfa lobisinin oluşması ve bu oluşumun sağlam zemine oturması için brokrat sayımızın artması. 
4- Yerel yönetimlerin vizyonel, vicdani hareket ve hizmet üretmesi. 
5- Sanayi, tarım ve hayvancılık, sağlık, eğitim ve turizm alanlarında reformlara imza atılması.
6- Şehirde siyasetçiye, yerel yönetimlere karşı oluşan güvensizlik duvarının yeniden güvene, sevgiye, samimiyete dayalı örülmesi!

Elbette bütün bunların sağlam zemine oturtulması için bir umut ışığına ihtiyacımız var.

Gecelerin sabaha vuracağını hatırlatacak bir lidere...

NE OLDU DA TEXSAS'A DÖNDÜK!

Yazımın başında deprem ve sismik dalgalar örneğini vermiştim.

Hiç düşündünüz mü;

1- Ceylanpınar da 35 yaşındaki bir gencimiz öldü.
2-Siverek'te önce başkan yardımcısı tehdit edildi sonra sözleşmeli avukatı ayağından kurşunlandı!
3- OSB Müdür skandalı patladı!
4- Whatssap, ses kayıtları skandalları bitmek bilmedi.
5- Bazı güçlü aileler Ak Partiden başka partilere toplu geçmeye başladı.

Skandal skandal skandal.

Hepsini geçtik derin bir umutsuzluk hakim.

Bütün bunların birer öncü olduğunu göremedik. Kaldı ki çok daha büyük olaylara gebeyiz. 

Peki, hiç düşündünüz mü; ne oldu da şehir birden bu hale geldi?

Ben söyleyeyim: Bu şehrin lideri olup aydınlık yarınlara taşıyacak isim sustu!

O susunca halk umudunu iyice kesti.

Ne demiştim; bu şehrin siyasetine ağabeylik yapacak, bilgi birikimi, vicdanı, vizyonu ile şehri hatta bölgeyi yeniden ayağa kaldıracak bir isme ihtiyacımız var.

O liderimiz de var. 
Hala Ankara da... 

Ne zamanki bu şehir onun etrafında bütünleşir, onu yeniden siyasete motive eder işte o zaman bu şiddetli patlamaların sebep olduğu tüm ölüler canlanır, yaralılar iyileşir... Mevsim yeniden kara kıştan bahara döner. 

Bu şehrin başarmamak için hiç bir engel ve nedeni yok... 

Tek sorunu bir olamamak ve o birliği vizyonu ile değil şehre, bölgeye, ülkemize dinamizm katacak liderin etrafında toplanamamak... 

Evet, harbi harbi şiddetli patlamalar yaşanıyor ve her patlamada daha fazla kan kaybediyor memleket.

ABDULLAH ERİN BİR ŞANS! 

Bakınız, Şanlıurfa valimiz Abdullah Erin bu şehir için gerçek bir şans... 

O buradayken atılacak birliktelik adımı şehre çok şey kazandıracaktır. 

ZEYNEL BAŞKAN TECRÜBE EDİNDİ! 

Benim son olarak birkaç gün önce gördüğüm BŞ Belediye başkanımız Zeynel Abidin Beyazgül'ün artık şehrin dinamiklerine daha fazla hakim ve değerli tecrübeler edinmiş.

O lider ismin ağabeyliği ve dediğim birliktelik adımının en büyük katkısı Zeynel başkana olacaktır.

Güçlü, güvenilir bir siyasi lider ve tüm bileşenlerin ahenk içinde olduğu bir hizmet, dava yürüyüşü onun önünü açacaktır.

Ak Parti genel merkezinin de Şanlıurfa da son dönem yaşananları analiz etmesi ve başlangıç zamanın şehrin en önemli siyasi figürünün suskunluğuna denk geldiğini görmesi hem parti hem şehir hem bölge için değerlidir.

Zengin Toprakların Yoksul Çocukları olmak zorunda değiliz ve bereketin anahtarı Ankara'daki ağabeyde... 

Benden söylemesi. 

Ekrem Arpak