ŞANLIURFA ABDULLAH'INI KORUMAKTAN ERİN'MEZ!
Havuz medyası olarak adlandırılan Mustafa Arısüt, Ömer Dodanlı ve Cengiz Aksan'ın Şanlıurfa valisi Abdullah Erin'i hedef alan paylaşımları büyük tepki topladı. Gazeteci yazar Ekrem Arpak bu tepkileri kaleme aldı.
Editör: Arpak Medya
30 Nisan 2021 - 19:39 - Güncelleme: 30 Nisan 2021 - 22:38
Dünyanın en zengin toprakları üzerinde ülkenin yoksul insanları olarak yaşıyor olmanın kaderle ne ilgisi olabilir?
Bu şehirde araba hırsızına, şantajcıya, pezevenge, hırsıza, kısa süre öncesine kadar FETÖ'nün resmi temsilcisine, alçağa gazeteci kimliği altında saygı gösterenlerdir bu halkın her gün biraz daha yoksul olmasına neden olanlar...
Şehrin neredeyse tüm kurumlarının başına liyakat yoksunu, emir eri akrabalarını atayanlardır...
Gözlerimize soka soka fakirin, fukaranın alın terini soyanlardır...
HAVUZ MEDYASI!
Şanlıurfa'da 250 ile 500 lira arasında domain alıp kendine gazeteciyim diyen sürüyle sözde gazeteci var...
Hatta aralarında bazı siyasilere kadın pazarlayan pezevenkler olduğunu bile duyduk! Tıpkı yumuşak olanı, tıpkı iş bulma vaadi ile yoksul kızlarımıza tacizde bulunan şerefsizleri bildiğimiz gibi...
Birçoğu kendilerine "tarafsız, dürüst, ilkeli gazeteciyim!" der amma çoğu ya kendileri belediyelerin maaşlı maşasıdır. Eşleri ya evlatları...
Ama içlerinde 3 kişi var ki şehirde havuz medyası olarak bilinirler ve işleri güçleri şantaj, algı operasyonu yapmaktır.
Ve bu üçlünün son hedefi Abdullah Erin valimiz oldu.
İsterseniz önce Erin'in neden hedef haline getirildiğini bir anlatayım...
1- Abdullah Erin, kardeşin dahi kardeşini 1 dönüm arazi için gözlerini kırpmadan öldürdüğü, kan davalarından oluk oluk kan akan bu şehirde bireysel silahlanmaya hayır dedi.
Elbette parasıyla basıp silah alan, belindeki silahla mazlumu, kimsesizi ezenler bundan rahatsız olacaklardı, oldular da...
Abdullah Erin, seçimden seçime kapılara gidip sonra halkına sırtını dönen bazı siyasilerin unuttuğu bu halka sırtını dayadı. Gün oldu yetime baba, öksüze amca, yoksula aş, düşküne derman, kimsesize ağabey oldu. Elbette bu duruş, o kesimleri sömürenleri rahatsız edecekti, etti de...
Abdullah Erin, geldiği günden beridir nepotizm, torpil ve ihale vurgunları üçlüsünün valilik yani devlet ile halk arasına girmesine, ulaşılmaz duvarlar örmesine engel oldu. 80 ilin valisi haftada birgün halk günü adı altında bir saat ayırırken o kapılarını hergün ardına kadar açtı.
Elbette bu duruş fakir fukaraya "seni valime ben götürecem, işini hallederim" diyerek sömüren bazı şerrefsiz gazetecileri ve iş takipçilerini rahatsız edecekti, etti de...
Vicdanı, saygın devlet adamı kişiliği, merhameti, nezaketi ile sınır ötesi operaayon, Suruç ve pandemi ile beraber toplumsal infial yaratan sayısız krizi başarıyla yönetti.
Elbette yönetme yetisinden yoksunları rahatsız edecekti, etti de...
Abdullah Erin, liyakat yoksunu, şehrin tüm akarlarını kendilerine, yakınlarına peşkeş çeken bazı isimlerin karanlık bir yoksulluğa mahkum ettiği Urfa halkına umut ışığı oldu.
Eğitimli, farkında olan nesillerden, aydınlık yarınlardan korkanlar; Erin ışığından rahatsız olacaklardı, oldular da ama Urfa halkı için Erin artık bir valinin çok ama çok üzerinde bir anlam ifade ediyor, işte bunu fark edemediler.
3 HAVUZCU ZIRTO!
Dedim ya, bu şehir ne çektiyse bazı siyasilerden ve onların satın aldığı kalemşör sözde gazetecilerden çektiler.
Biz gelelim son 2 yıldır Ak Parti belediyelerinden ve şehrin büyük kurumlarından korkunç para kazanan havuz medyası lakaplı 3 zırtoya:
Mustafa Arısüt:
Dört, beş yıl öncesine kadar kimsenin takmadığı, sosyal medya koyu bir HDP savunucusu olup devlete kafa tutan ama hemen sonrasında Fethullah Gülen sevici olup FETÖ'den kapatılan resmi yayın organının temsilciliğini alan, dönemin bakanı Faruk Çelik' i bile Gülen'e saygı duymaya davet eden, Süleyman Soylu istifa ettiğinde ayar verme hadsizliğine kalkışan, Davutoğlu üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ayar vermeye kalkan ama hala Ak Parti belediyelerinden tonla para kazanan Arısüt nasıl gazeteci oldu?
Aralarında eski Ak Parti il başkanı, başkan yardımcıları, avukat, eski ilçe belediye başkanı ve başkan yardımcıları, BŞ Genel sekreter yardımcısı gibi 10 kişinin para verip gazete çıkarttırdığını biliyoruz.
Elbette böyle bir ortaklık ağı demek ekonomik olarak tüm yolların açılması demekti.
Üstelik alenen FETÖ gazetesinin temsilcisi olmasına rağmen iyi korunuyordu.
Mesela eski BŞ belediye başkanı Nihat Çiftçi gidene kadar saldırması için kimlerin para verdiğini iyi bilirim çünkü onlardan bir iki tanesi bana da teklif ettiler!
Ama Nihat Çiftçi ne yaptı; gitti paşa paşa barışma parası adı altında 9.000 lira verdi!
Kendi kirasını ödemekte zorlanan Arısüt artık lüks jiplere biniyordu.
Nasıl binmesin ki?
Mesela Ak Parti belediyelerinden Ajans, gazete ve site adı altında her ay korkunç para alan Arısüt'e Ak Parti il başkanı Bahattin Yıldız'a saldırması için kim, kimler ödeme yaptı değil mi?
Bana kızınca tüm belediye başkanlarına Ekrem Arpak ile görüşme yasağı koyarak ekmeğimle oynayan, annemin taziyesinde gözaltına aldıran güç, güçler:
1- Bahattin Yıldız'a,
2- Ak Parti milletvekiline hakaret eden,
3- Şanlıurfa'da devlet yok twiti atan!
Ve son olarak Selim Bağlı'ya yönelik çirkin haber ve paylaşımları yapan bu zata her ay ne kadar ödüyorlar?
Bir gazete sahibinin belediye başkanı, yardımcısı, il başkanı vs vs ile ortak olmasının izahı nedir?
CENGİZ AKSAN!
3 yıl öncesine kadar Urfa'da kimsenin tanımadığı bu zat, kendisini Vali Erin'in yeğeni olarak tanıttı.
Görüştüğü herkese valinin her hafta evlerine geldiği yalanını uydurdu ve önce belediyelerden sonra başta OSB olmak üzere kurumlardan tonla para aldı.
Yalova'da yerel bir gazetesi olan ve aslen Mardinli, yerel seçimde Abdullah Aksak'a saldırması karşılığında para aldığının fotosu olan bu adama neden para verildiğini kimse sorgulamadı.
Şehir Aksan'ın ŞURKAV Ankara başkanı olma rezaletine dahi sesini çıkarmadı.
ÖMER DODANLI!
Ağabeyi kamyon hırsızlığından hala içeride yatan, eski düğün fotoğrafçısı bu zırtoyu son yerel seçimde Saadet Partisi Karaköprü başkan adayı Essum Aslan'a yaptığı 45 bin liralık şantajın ses kaydıyla duyduk
İddia o ki Aslan resti çekince bir başka siyasiden 15 bin alarak alçakça video yayımladı.
Adı bende saklı bir milletvekilimizin geçen yıl bu şahsın ofisini basıp kafasını kırdığnı bildiğimiz gibi, kendisinden para çaldığı gerekçesi ile eski ortağından yediği eşek yükü dayağı da biliyoruz.
İlla benden de dayak istiyor ama adımı duyunca tavuk gibi kaçıyor zırto! Koruma talep ediyor erkek bozuntusu.
Ve bu zat kurduğu 8 çakma haber sitesi üzerinden Ak Parti belediyelerinden abonelik alıyor!
2 sene önce hakkımda haber yapan sonra ben kapısına gidince korkudan altına edip koruma talep eden,değerli dostlarımı araya sokan bu zat hakkımda ağır hakaret ve iftira içerikli haber yayımladı.
Şanlıurfa savcılarımıza sesleyorum: Beni annemin taziyesinde gözlerinizi kırpmadan hukuksuzca gözaltına aldınız. Bu 3 sözde gazetecinin tespitli şantaj, hakaret ve kazanımlarına karşı neden sessizsiniz?
Aha da buradan açıkça yazıyorum. Ben sanatçı adamım. Tehdit etmem ama and olsun ki Dodanlı denen terbiyesiz altına zıçacak ve kendi moku ile oynayacak. O haberden dolayı hapis cezası ve donuna kadar tazminat alacağım.
Ama mesele bu değil, şimdilerde Valimizi hedef haline getiren bu üçlüyü kim besliyor mesele bu.
EN BÜYÜK GÜÇ EYYÜBİYE'DE!
İddia o ki, bu üçlüyü Eyyübiye'de birisi bayan iki isim besliyor!
Adlarını şimdilik açıklamıyorum ama bu üçlünün ana beslenme kanalları belediyeler.
1- Bunlar ajans değiller. Dolayısı ile ajans adı altında ödeme yapan belediyeler suç işliyorlar.
2- Dodanlı'ya 8 site parası veriliyor. Bu kanunsuz bir ödemedir.
3- Urfa' da gazetesi ve sitesi dahi olmayan Aksan'a verilen her kuruş yasal değildir.
Ve bu saatten sonra bu ödemeleri yapan tüm belediyeleri mahkemeye belgeleri, faturaları ile mahkemeye veririm.
Dodanlı'yı bana saldırtan lokanta sahibine gelince, artık karşındayım bilesin.
ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRÜLÜĞÜ VE VALİLİĞİNİ GÖREVE DAVET EDİYORUM!
Mustafa Arısüt ve Cengiz Aksan'ın organizasyonunu üstlendikleri sözde Ankara Şanlıurfa Tanıtım Günleri adıyla düzenlenen etkinlikte toplam ödendiği iddia edilen paraları açıklıyorum:
Şanlıurfa BŞ Belediyesi 68.000
OSB 30.000
3 STK 30.000
İlaveten 156 firmanın 5'er bin lira ödediği hesaplandığında 780.000 gibi korkunç bir rakam ortaya çıkmıştır. Totalde 1 milyon topladıkları iddia edilen bu şahısların etkinlik giderleri ise açıklanmamış ayrıca etkinlik başarısızlığa uğramıştır.
Bu durumda fakir fukaranın parasının hesabını sormak ve rakamları araştırmak için yetikilieri göreve davet ediyorum.
İlaveten kendi sosyal medya hesabında 20 işçi çalıştırıyorum açıklaması yapan Mustafa Arısüt bu beyanla ayda maaş + SGK primleri toplamında 90 bin lira gider ödediğini ifade etmiştir. Kira, stopaj, gelir vergi ve kar marjı hesaplandığında Arısüt adlı şahsın aylık kazancı yıllık kazancı 2 milyon demektir. Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü böyle devasa bir gelirin asıl kaynağını araştırmalıdır zira Şanlıurfa'da yerel basının tek gelir kaynağı belediyelerdir. O halde belediyeler yılda ne karşılığında 2 milyon ödemiştir sorusuna açıklık getirmek siz değerli güvenlik birimlerinin görevidir.
Şanlıurfa'da AJANS kriterini yerine getiren kimse yoktur. Buna rağmen ajans adı altında yapılan ödemeler derhal durdurulmalıdır.
BİZ ABDULLAH'IMIZI KORUMAKTAN ERİN'MEYİZ!
Bu 3 zırtonun son hedefi Şanlıurfa valisi Abdullah Erin oldu.
Ortada kararname yok ama gitti gidiyor haberleri yapılarak algı yarattılar.
Hoş, Sn valimiz zamanında bu üçüne ziyadesiyle prim verdi ya neyse...
Biz valimizi havuz medyasınada, onları besleyen birilerine de yedirmeyiz.
Zira Abdullah ERİN u coğrafyanın evladıdır ve Şanlıurfa halkı ona çok şey borçludur.
Ayağa kalk Urfa, hadlerini bildir, valini kucakla.
Ben mi, başta Dodanlı olmak üzere bunlara derslerini vereceğim.
Ve son olarak Sn. İç İşleri Bakanımız Süleyman Soylu'ya soruyorum:
Özellikle Arısüt denen bu eski FETÖ sevicisi, sizi, Cumhurbaşkanını hedef alan şahsa dair neden tek bir işlem yapılmıyor?
Bu şehirde araba hırsızına, şantajcıya, pezevenge, hırsıza, kısa süre öncesine kadar FETÖ'nün resmi temsilcisine, alçağa gazeteci kimliği altında saygı gösterenlerdir bu halkın her gün biraz daha yoksul olmasına neden olanlar...
Şehrin neredeyse tüm kurumlarının başına liyakat yoksunu, emir eri akrabalarını atayanlardır...
Gözlerimize soka soka fakirin, fukaranın alın terini soyanlardır...
HAVUZ MEDYASI!
Şanlıurfa'da 250 ile 500 lira arasında domain alıp kendine gazeteciyim diyen sürüyle sözde gazeteci var...
Hatta aralarında bazı siyasilere kadın pazarlayan pezevenkler olduğunu bile duyduk! Tıpkı yumuşak olanı, tıpkı iş bulma vaadi ile yoksul kızlarımıza tacizde bulunan şerefsizleri bildiğimiz gibi...
Birçoğu kendilerine "tarafsız, dürüst, ilkeli gazeteciyim!" der amma çoğu ya kendileri belediyelerin maaşlı maşasıdır. Eşleri ya evlatları...
Ama içlerinde 3 kişi var ki şehirde havuz medyası olarak bilinirler ve işleri güçleri şantaj, algı operasyonu yapmaktır.
Ve bu üçlünün son hedefi Abdullah Erin valimiz oldu.
İsterseniz önce Erin'in neden hedef haline getirildiğini bir anlatayım...
1- Abdullah Erin, kardeşin dahi kardeşini 1 dönüm arazi için gözlerini kırpmadan öldürdüğü, kan davalarından oluk oluk kan akan bu şehirde bireysel silahlanmaya hayır dedi.
Elbette parasıyla basıp silah alan, belindeki silahla mazlumu, kimsesizi ezenler bundan rahatsız olacaklardı, oldular da...
Abdullah Erin, seçimden seçime kapılara gidip sonra halkına sırtını dönen bazı siyasilerin unuttuğu bu halka sırtını dayadı. Gün oldu yetime baba, öksüze amca, yoksula aş, düşküne derman, kimsesize ağabey oldu. Elbette bu duruş, o kesimleri sömürenleri rahatsız edecekti, etti de...
Abdullah Erin, geldiği günden beridir nepotizm, torpil ve ihale vurgunları üçlüsünün valilik yani devlet ile halk arasına girmesine, ulaşılmaz duvarlar örmesine engel oldu. 80 ilin valisi haftada birgün halk günü adı altında bir saat ayırırken o kapılarını hergün ardına kadar açtı.
Elbette bu duruş fakir fukaraya "seni valime ben götürecem, işini hallederim" diyerek sömüren bazı şerrefsiz gazetecileri ve iş takipçilerini rahatsız edecekti, etti de...
Vicdanı, saygın devlet adamı kişiliği, merhameti, nezaketi ile sınır ötesi operaayon, Suruç ve pandemi ile beraber toplumsal infial yaratan sayısız krizi başarıyla yönetti.
Elbette yönetme yetisinden yoksunları rahatsız edecekti, etti de...
Abdullah Erin, liyakat yoksunu, şehrin tüm akarlarını kendilerine, yakınlarına peşkeş çeken bazı isimlerin karanlık bir yoksulluğa mahkum ettiği Urfa halkına umut ışığı oldu.
Eğitimli, farkında olan nesillerden, aydınlık yarınlardan korkanlar; Erin ışığından rahatsız olacaklardı, oldular da ama Urfa halkı için Erin artık bir valinin çok ama çok üzerinde bir anlam ifade ediyor, işte bunu fark edemediler.
3 HAVUZCU ZIRTO!
Dedim ya, bu şehir ne çektiyse bazı siyasilerden ve onların satın aldığı kalemşör sözde gazetecilerden çektiler.
Biz gelelim son 2 yıldır Ak Parti belediyelerinden ve şehrin büyük kurumlarından korkunç para kazanan havuz medyası lakaplı 3 zırtoya:
Mustafa Arısüt:
Dört, beş yıl öncesine kadar kimsenin takmadığı, sosyal medya koyu bir HDP savunucusu olup devlete kafa tutan ama hemen sonrasında Fethullah Gülen sevici olup FETÖ'den kapatılan resmi yayın organının temsilciliğini alan, dönemin bakanı Faruk Çelik' i bile Gülen'e saygı duymaya davet eden, Süleyman Soylu istifa ettiğinde ayar verme hadsizliğine kalkışan, Davutoğlu üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ayar vermeye kalkan ama hala Ak Parti belediyelerinden tonla para kazanan Arısüt nasıl gazeteci oldu?
Aralarında eski Ak Parti il başkanı, başkan yardımcıları, avukat, eski ilçe belediye başkanı ve başkan yardımcıları, BŞ Genel sekreter yardımcısı gibi 10 kişinin para verip gazete çıkarttırdığını biliyoruz.
Elbette böyle bir ortaklık ağı demek ekonomik olarak tüm yolların açılması demekti.
Üstelik alenen FETÖ gazetesinin temsilcisi olmasına rağmen iyi korunuyordu.
Mesela eski BŞ belediye başkanı Nihat Çiftçi gidene kadar saldırması için kimlerin para verdiğini iyi bilirim çünkü onlardan bir iki tanesi bana da teklif ettiler!
Ama Nihat Çiftçi ne yaptı; gitti paşa paşa barışma parası adı altında 9.000 lira verdi!
Kendi kirasını ödemekte zorlanan Arısüt artık lüks jiplere biniyordu.
Nasıl binmesin ki?
Mesela Ak Parti belediyelerinden Ajans, gazete ve site adı altında her ay korkunç para alan Arısüt'e Ak Parti il başkanı Bahattin Yıldız'a saldırması için kim, kimler ödeme yaptı değil mi?
Bana kızınca tüm belediye başkanlarına Ekrem Arpak ile görüşme yasağı koyarak ekmeğimle oynayan, annemin taziyesinde gözaltına aldıran güç, güçler:
1- Bahattin Yıldız'a,
2- Ak Parti milletvekiline hakaret eden,
3- Şanlıurfa'da devlet yok twiti atan!
Ve son olarak Selim Bağlı'ya yönelik çirkin haber ve paylaşımları yapan bu zata her ay ne kadar ödüyorlar?
Bir gazete sahibinin belediye başkanı, yardımcısı, il başkanı vs vs ile ortak olmasının izahı nedir?
CENGİZ AKSAN!
3 yıl öncesine kadar Urfa'da kimsenin tanımadığı bu zat, kendisini Vali Erin'in yeğeni olarak tanıttı.
Görüştüğü herkese valinin her hafta evlerine geldiği yalanını uydurdu ve önce belediyelerden sonra başta OSB olmak üzere kurumlardan tonla para aldı.
Yalova'da yerel bir gazetesi olan ve aslen Mardinli, yerel seçimde Abdullah Aksak'a saldırması karşılığında para aldığının fotosu olan bu adama neden para verildiğini kimse sorgulamadı.
Şehir Aksan'ın ŞURKAV Ankara başkanı olma rezaletine dahi sesini çıkarmadı.
ÖMER DODANLI!
Ağabeyi kamyon hırsızlığından hala içeride yatan, eski düğün fotoğrafçısı bu zırtoyu son yerel seçimde Saadet Partisi Karaköprü başkan adayı Essum Aslan'a yaptığı 45 bin liralık şantajın ses kaydıyla duyduk
İddia o ki Aslan resti çekince bir başka siyasiden 15 bin alarak alçakça video yayımladı.
Adı bende saklı bir milletvekilimizin geçen yıl bu şahsın ofisini basıp kafasını kırdığnı bildiğimiz gibi, kendisinden para çaldığı gerekçesi ile eski ortağından yediği eşek yükü dayağı da biliyoruz.
İlla benden de dayak istiyor ama adımı duyunca tavuk gibi kaçıyor zırto! Koruma talep ediyor erkek bozuntusu.
Ve bu zat kurduğu 8 çakma haber sitesi üzerinden Ak Parti belediyelerinden abonelik alıyor!
2 sene önce hakkımda haber yapan sonra ben kapısına gidince korkudan altına edip koruma talep eden,değerli dostlarımı araya sokan bu zat hakkımda ağır hakaret ve iftira içerikli haber yayımladı.
Şanlıurfa savcılarımıza sesleyorum: Beni annemin taziyesinde gözlerinizi kırpmadan hukuksuzca gözaltına aldınız. Bu 3 sözde gazetecinin tespitli şantaj, hakaret ve kazanımlarına karşı neden sessizsiniz?
Aha da buradan açıkça yazıyorum. Ben sanatçı adamım. Tehdit etmem ama and olsun ki Dodanlı denen terbiyesiz altına zıçacak ve kendi moku ile oynayacak. O haberden dolayı hapis cezası ve donuna kadar tazminat alacağım.
Ama mesele bu değil, şimdilerde Valimizi hedef haline getiren bu üçlüyü kim besliyor mesele bu.
EN BÜYÜK GÜÇ EYYÜBİYE'DE!
İddia o ki, bu üçlüyü Eyyübiye'de birisi bayan iki isim besliyor!
Adlarını şimdilik açıklamıyorum ama bu üçlünün ana beslenme kanalları belediyeler.
1- Bunlar ajans değiller. Dolayısı ile ajans adı altında ödeme yapan belediyeler suç işliyorlar.
2- Dodanlı'ya 8 site parası veriliyor. Bu kanunsuz bir ödemedir.
3- Urfa' da gazetesi ve sitesi dahi olmayan Aksan'a verilen her kuruş yasal değildir.
Ve bu saatten sonra bu ödemeleri yapan tüm belediyeleri mahkemeye belgeleri, faturaları ile mahkemeye veririm.
Dodanlı'yı bana saldırtan lokanta sahibine gelince, artık karşındayım bilesin.
ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRÜLÜĞÜ VE VALİLİĞİNİ GÖREVE DAVET EDİYORUM!
Mustafa Arısüt ve Cengiz Aksan'ın organizasyonunu üstlendikleri sözde Ankara Şanlıurfa Tanıtım Günleri adıyla düzenlenen etkinlikte toplam ödendiği iddia edilen paraları açıklıyorum:
Şanlıurfa BŞ Belediyesi 68.000
OSB 30.000
3 STK 30.000
İlaveten 156 firmanın 5'er bin lira ödediği hesaplandığında 780.000 gibi korkunç bir rakam ortaya çıkmıştır. Totalde 1 milyon topladıkları iddia edilen bu şahısların etkinlik giderleri ise açıklanmamış ayrıca etkinlik başarısızlığa uğramıştır.
Bu durumda fakir fukaranın parasının hesabını sormak ve rakamları araştırmak için yetikilieri göreve davet ediyorum.
İlaveten kendi sosyal medya hesabında 20 işçi çalıştırıyorum açıklaması yapan Mustafa Arısüt bu beyanla ayda maaş + SGK primleri toplamında 90 bin lira gider ödediğini ifade etmiştir. Kira, stopaj, gelir vergi ve kar marjı hesaplandığında Arısüt adlı şahsın aylık kazancı yıllık kazancı 2 milyon demektir. Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü böyle devasa bir gelirin asıl kaynağını araştırmalıdır zira Şanlıurfa'da yerel basının tek gelir kaynağı belediyelerdir. O halde belediyeler yılda ne karşılığında 2 milyon ödemiştir sorusuna açıklık getirmek siz değerli güvenlik birimlerinin görevidir.
Şanlıurfa'da AJANS kriterini yerine getiren kimse yoktur. Buna rağmen ajans adı altında yapılan ödemeler derhal durdurulmalıdır.
BİZ ABDULLAH'IMIZI KORUMAKTAN ERİN'MEYİZ!
Bu 3 zırtonun son hedefi Şanlıurfa valisi Abdullah Erin oldu.
Ortada kararname yok ama gitti gidiyor haberleri yapılarak algı yarattılar.
Hoş, Sn valimiz zamanında bu üçüne ziyadesiyle prim verdi ya neyse...
Biz valimizi havuz medyasınada, onları besleyen birilerine de yedirmeyiz.
Zira Abdullah ERİN u coğrafyanın evladıdır ve Şanlıurfa halkı ona çok şey borçludur.
Ayağa kalk Urfa, hadlerini bildir, valini kucakla.
Ben mi, başta Dodanlı olmak üzere bunlara derslerini vereceğim.
Ve son olarak Sn. İç İşleri Bakanımız Süleyman Soylu'ya soruyorum:
Özellikle Arısüt denen bu eski FETÖ sevicisi, sizi, Cumhurbaşkanını hedef alan şahsa dair neden tek bir işlem yapılmıyor?
00:32
00:12
FACEBOOK YORUMLAR