RAMAZAN'DA TAM KAPANMA OLACAK MI!

Gündemdeki en önemli soru! Ramazan'da tam kapanma mı olacak? Son dakika haberlere göre, son 24 saatte Türkiye'de 302 bin 735 Kovid-19 testi yapıldı, 52 bin 676 kişinin testi pozitif çıktı, 248 kişi hayatını kaybetti.

RAMAZAN'DA TAM KAPANMA OLACAK MI!
Editör: Arpak Medya
11 Nisan 2021 - 11:39

Ancak vatandaşları bu da durdurmadı. Gözler ise alınacak ramazan önlemlerinde. Korona vakalarının 60 bine dayanmasının ardından yeni önlemlerin gelip gelmeyeceği gündemin bir numaralı konusu oldu. Kulislerde ramazan ayı boyunca kapanma seçeneği tartışılıyor. Hükümetin açıklamasına az bir süre kala önemli gelişmeler peş peşe yaşandı. İşte koronavirüs ile ilgili yaşanan son dakika gelişmelerinin tüm detayları...

Bu hafta netleştirilmesi beklenen Ramazan önlemlerinin çerçevesi, başkent Ankara’da en çok konuşulan konuların başında geliyor. İşin içinde olan bilim insanları ve siyasiler, ikiye bölünmüş durumda.  

Hürriyet gazetesinden Nuray Babacan'ın yazısına göre, hızla artan koronavirü vakaları nedeniyle ramazanda “kapanma” yapılmasını savunanlarla, hafta sonu ve akşam sokağa çıkma yasaklarını yeterli bulanlar var.İKİ GÖRÜŞ ÖNE ÇIKTI

İKİ GÖRÜŞ ÖNE ÇIKTI 

Hükümette kapalı kapılar ardında yapılan değerlendirmelerde, turizm sezonu açılmadan önce vakaların kontrol altına alınması gerektiği belirtiliyor.

Bunun için, ramazanda ‘kapatma’ yapılarak, mayıs ayının ikinci yarısına daha “az vaka ve kontrollü pandemiyle” girmenin doğru olacağını, böylece turizm tanıtım kampanyalarının daha iyi yönetileceğini söyleyenler olduğunu biliyoruz.

“Mart başında erken açıldık. Kademeli normalleşmeye nisan ayında başlamalıydık” diyen hocaların sözlerinin dinlenmemesinin faturasının ödendiğini ifade edenler de varTAM KAPANMA MI, KAPATMA MI

TAM KAPANMA MI, KAPATMA MI? 

Bu arada, “tam kapanma” ile “kapatma” arasında ciddi fark olduğu anlatılıyor. Uzmanlar, Türkiye’nin pandemi sürecinde tam kapanma uygulamadığını, bunun üretim ve dağıtım zincirinin de durması anlamına geldiğini belirtiyorlar.

Türkiye’nin en riskli dönemlerde uyguladığı kararlara sadece “kapatma” deniliyor. Bu da, bundan altı ay önce yayınlanan genelgelere yeniden dönülmesi anlamına geliyor

Yani lokantaların, kafelerin kapatılması, belki kuaför ve spor salonlarına yasak gelmesi, 65 yaş ve 20 yaş için yeni kurallar ve saat uygulamasının yapılması, düğün, taziye, asker uğurlama gibi konularda sınırlama getirilmesi.

Bunun biraz gevşetilmiş halini marttan önce yaşıyorduk zaten. Şimdi kulislerde hükümetin, ramazan boyunca “kapatmaya” daha yakın olduğu söyleniyor. Diğer tarafta farklı görüşler de var. Lokanta ve kafe işletmecileri.

Onlar ise tam kapatma şöyle dursun, lokanta ve kafelerin gündüzleri açık kalması ve bugünkü sistemin devam etmesini istiyor. Bir ay önce, ekip kurup, masraf yapıp işletmelerini yeniden açan esnaf, ramazan boyunca gündüzleri lokantaların açık kalmasını istiyor.

Üstelik sadece oruç tutmayanlar gideceği için “mesafe” sorunu da aşılacak. Şimdi gözler, açıklanacak yeni kararlarda. Bu kez, turizm sezonuna hazırlanmak için bir-bir buçuk ay, pres uygulanacak gibi.

İSTANBULDA ŞANS ÇOK DÜŞÜK

İSTANBUL'DA ŞANS ÇOK DÜŞÜK 

Türkiye’de günlük koronavirüs vaka sayıları 55 binin üzerine çıkarken, Kovid-19 kaynaklı ölümler de 200’ün üzerinde. Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere bilim insanlarının topluma uyarıları da sürüyor. Sosyal mesafeye dikkat edilmesi, maske kullanılmasına özen gösterilmesi uyarıların başında geliyor.

Ancak 15.46 milyon nüfuslu, gün içinde aktif olmak zorunlu nüfusun da yüksek olduğu İstanbul’da bireysel önlemler bile kimi zaman virüsün bulaşmaması engellemiyor. “İstanbul’da sokağa çıktığınızda, metroya bindiğinizde, otobüse bindiğinizde virüsü kapmama şansınız çok düşük” diyen Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Türkiye’de tespit edilen aktif koronavirüs vakalarının çoğunun İstanbul’da olduğu konusunda uyarıda bulundu:

“İstanbul’dan başka yerlere yayılıyor. Halk arasında İstanbul için ‘Türkiye’nin Vuhan’ı’ deniyor. İstanbul’da sokağa çıktığınızda, metroya bindiğinizde, otobüse bindiğinizde virüsü kapmama şansınız çok düşük. Birçok pozitif çıkan kişilerin hikâyesine bakıyoruz; evden çalışıyor, hiç dışarı çıkmamış, bir kere markete gitmiş ve bütün aile pozitif. Böyle bir durumda İstanbul’da her dışarı çıkıp, adım attığınızda dikkatli olmak lazım hatta evde dikkatli olmak lazım.”

KORONA GEZGİNLERİ NEREYE GİDİYOR? 

Öte yandan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye’de vakaların yüzde 40’ının İstanbul’da bulunduğunu açıklamıştı. Ancak vatandaşları bu da durdurmadı. Sokağa çıkma yasağına rağmen kentte gezmekten geri durmayanların bahanesi de hazır:  Ramazan alışverişi yapıyorum. Hava çok güzel tur atıyorum. İşlerimi halletmek için dışarıdayım. Kimse ‘Nereye gidiyorsun’ demedi.

Gökhan Kam'ın haberine göre, koronavirüs vakalarının artışıyla birlikte İstanbul yüksek riskli şehirler arasına girince hafta sonu sokağa çıkma yasağı getirildi. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca önceki gün Türkiye’deki Kovid-19 vakalarının yüzde 40’ının İstanbul’da bulunduğunu açıklamıştı ancak buna rağmen vatandaşlar yasakları ihlal etmekten geri durmadı.

Hafta sonu İstanbul’un bütün ilçelerinde yabancı turistlerin yanında Türk vatandaşları da sokaklara çıktı. Denetimlerin çok az olduğunu gördüğümüz ilçelerde sokağa çıkan herkesin bir bahanesi var.

Sokağa çıkan yabancı turistlerin de maske ve sosyal mesafe kuralını hiçe saydıklarına şahit olduk. İstanbul’un hafta içi en yoğun insan kalabalığının olduğu ilçelerde yasağa rağmen tablo yine aynı. Milliyet olarak istanbul’un merkezi noktalarında durumu yerinde gözlemledik. 

'PEYNİR ALACAĞIM' 

İlk durağımız İstiklal Caddesi’ydi. Caddede turist yoğunluğu vardı. Bazıları maskelerini çene altında tutarken, sosyal mesafeye uyan yoktu. Konuştuğumuz bazı kafe çalışanları ise gelenlerin arasında çok fazla Türk’ün de olduğunu söyledi. Yabancı turistlerin yanında sokağa çıkan Türk vatandaşlarından Ömer Bağcı ve Mehmet Aktürk isimli iki arkadaş Mersin’den İstanbul’a gezmeye gelmiş.

İstiklal’de gezen iki arkadaş “Yasağa rağmen neden dışardasınız?” diye sorduğumuzda sivil polis zannedip kaldıkları otelde kendilerine çıkarılan izin belgesini gösterdi. Gazeteci olduğumuzu söylediğimizde, “Hava çok güzel olduğu için tur atmaya çıktık. Sabahtan beri geziyoruz, ilk kez siz durdurdunuz” dedi.

İsmini vermek istemeyen ve maske takmayan bir vatandaş da “İşlerim var, onları halletmeye çıktım. Hafta içi çalışıyorum. İşimi halledince eve gideceğim” diyerek bahanesini söyledi. Tarlabaşı’nda İstiklal’e gezmeye gelen Yüksel Yüksek ise, “Engelliyim, bacaklarım açılsın diye yürümeye çıktım.

Hem de biraz hava alıyorum. Yasak olduğunu biliyorum. Engelli kartım var. Kimseye yanaşmadan yürüyorum” dedi. Eminönü’ne gidenler de vardı. Onlardan biri de Osman Geçişli. Erzurum’dan gelen Geçişli, “Dolaşmaya çıktım. Yasak olduğunu biliyorum. Kurallara uyuyorum. Eminönü’ne gidiyorum şimdi. Peynir, zeytin alacağım” dedi.

Sonraki durağımız ise Eminönü oldu. Vapur iskeleleri önünde insan yoğunluğunun fazla olduğu Eminönü’nde oturma alanlarında yasağa rağmen gezmeye gelen Türkler vardı. Zeytinburnu’ndan arkadaşıyla birlikte ramazan alışverişi için Eminönü’ne geldiğini söyleyen Ahmet Vardar’ın bahanesi ise bizi şaşırttı:

“Ramazan alışverişi için Mısır Çarşısı’na geldim. Çarşının kapalı olduğunu bilmiyordum. Şimdi arkadaşımızı bekliyoruz. Hava güzel, hem de sahilde hava alıyoruz. O gelsin işimizi halledip gideceğiz” derken, Vardar’ın arkadaşı Samet Çetin de, “Ramazan alışverişine geldik. Bugün yasak biliyorum. Daha sakin olur diye düşündük. Kapalı olduğunu bilmiyorduk.”

Güzel havada gezip fotoğraf çekmek için arkadaşıyla Eminönü’ne geldiğini belirten soyadını vermek istemeyen Veysel isimli vatandaş da, “Bağcılar’da oturuyorum. Haftanın beş günü çalışıyoruz. Tekstil işi yapıyoruz.

Arkadaşlar gelecek, onları bekliyoruz. Herkes dışarıda, sadece biz değil ki. Yasak olduğunu biliyoruz. Kimse bizi durdurup ‘Nereye gidiyorsun’ demedi” dedi. Galata Kulesi çevresinde fotoğraf çeken Meliha Akın ise, evde çok sıkıldığını belirterek, “Kasımpaşa’da oturuyorum. Biraz hava almaya çıktım” dedi.

MEMLEKETTEN ERZAK GELDİ 

İstanbul Bayrampaşa’daki 15 Temmuz Demokrasi Otogarı’nda memleketlerinden erzak getiren vatandaşların yoğunluğu vardı. Hem ramazan ayı hem de ekonomik sıkıntılar nedeniyle vatandaşlar, memleketlerinde çuvallara doldurdukları erzakları otobüslerle İstanbul’a getirdi

Diyarbakır’dan gelen Fırat Yağlı, “Ne varsa getirdik. Sütten, yoğurttan ete kadar her şey var bu çuvallarda. Ramazan burada bunlarla geçecek” dedi. Adana’dan gelen Ceylan İnce ise “Zeytin, zeytinyağı, salça, nohut, fasulye. Her şeyi getirmeye çalıştık” derken Gaziantep’ten gelen Adem Kurnaz ise şunları dedi:

“Çuvallar, koliler dolu. Salça, patlıcan, fındık, fıstık getirdik. Bayram geliyor biz de ramazana hazırlık diyelim. Gittik, erzağımızı aldık geldik. Gıda olarak bütün ihtiyaçlarımız görüldü.”SAĞLIK BAKANLIĞI UYARDI

SAĞLIK BAKANLIĞI UYARDI 

Sağlık Bakanlığı, ramazan ayında oruç tutacak vatandaşlara beslenme ve salgın döneminde alınacak tedbirlerle ilgili önerilerde bulundu. Bakanlıktan yapılan açıklamada, oruç tutacak vatandaşların ay boyunca yeterli ve dengeli beslenmeye dikkat etmesi ve sahur öğününü atlamaması tavsiye edildi.

Açıklamada, yeni tip koronavirüs salgınının önlenmesi amacıyla alınan tedbirlere uygun hareket edilmesi, kalabalık iftar sofralarının kurulmaması ve sosyal mesafe kuralına azami özen gösterilmesi istendi.

Açıklamada, “Oruç tutacak vatandaşlarımız ramazan ayı boyunca yeterli ve dengeli beslenmeye dikkat etmelidir. Sahur öğünü atlanmamalıdır. Sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılabilir ya da çorba, zeytinyağlı yemekler, yoğurt ve salatadan oluşan bir öğün tercih edilebilir” denildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:

Hızlı şekilde, yüksek miktarda besin tüketilmemeli. İftar ile sahur arasında en az 2 litre su içilmeli. İftar ve sahurda kan şekerini birden yükseltmeyen, uzun süre tokluk hissi sağlayan, yavaş sindirilen proteinli ve lifli gıdalar, tam tahıllı ürünler, kuru baklagiller, süt ürünleri, yumurta, bal, taze sebze ve meyveler, şekersiz hoşaf veya komposto, hurma, ceviz, kavrulmamış fındık veya badem tercih edilmelidir. İftardan sonra sütlü tatlılar, meyve, hoşaf veya komposto tercih edilmelidir.

Kaynak: MİLLİYET.COM

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum
  • Yorum yazabilmek için lütfen üye girişi yapınız.