İSTESEM ÇOKTAN ÖLMÜŞTÜ!

Kan donduran anlar... Dünya izlerken gülerek açıkladı: İstesem çoktan ölmüştü! Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dün dünyanın kendisini izlediği anlarda sarf ettiği şoke eden sözlerle herkesin adeta kanını dondurdu. Putin'in kendisine yöneltilen soruya gülerek verdiği cevapla dünya, gözlerini bir kez daha sarsıcı suikast girişimine çevirmiş oldu. İşte son dakika haberinin flaş detayları...

İSTESEM ÇOKTAN ÖLMÜŞTÜ!
Editör: Arpak Medya
18 Aralık 2020 - 18:22

Dün yıllık değerlendirme konferansında video görüşmesiyle açıklamalar yapan Rus lider Vladimir Putin, dünyanın kanını donduran sözleriyle bir kez daha gündeme oturdu.

Dünya günlerce onu konuşmuştu... Rus muhalif Aleksey Navalni Sibirya'da birden fenalaşıp zehirlendiği şüphesiyle hastaneye kaldırılmış, daha sonra özel uçakla Almanya'ya götürüldükten sonra tedavi olup iyileşmişti.
Alman doktorlar yaptıkları açıklamada Aleksey Navalni'nin vücudunda Noviçok adlı kimyasal bulunduğunu söylemiş, böylece zehirlenme iddiaları kesinleşmişti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin'in muhalefet lideri Navalni'yi zehirlediği iddialarına gülerek verdiği cevap, dünyanın izlediği bu konferansta buz gibi bir havanın esmesine sebep oldu.
Alman Spiegel dergisi, medya kuruluşları Bellingcat, CNN Internatioanl ve The Insider'ın birlikte imza attığı ortaklaşa araştırma, 2020'ye damgasını vuran suikast girişiminden sorumlu ajanı bulmuş ve kapısına kadar takip etmişti.

Daily Mail'de yer alan habere göre Ağustos ayındaki ilk saldırıdan sağ kurtulduktan sonra Rusya Navalny'yi Novichok sinir gazıyla ikinci kez öldürmeye çalıştığı iddia ediliyor.
 
Rusya'nın yerel güvenlik kurumu FSB'den çalışanların Navalni'yi 2017'den beri yaptığı geziler sırasında takip ettiklerini iddia eden bir rapor yayınlandı. Fotoğrafta görülen Rus ajanınsa Navalni'yi takip eden kişi olduğu paylaşıldı.

Putin ise Navalni'yi Kremlin'in zehirlediği ve emri verenin kendisi olduğu iddialarını gülerek yalanlayarak şoke eden ifadeler kullandı.
 
Vladimir Putin, Kremlin'in muhalefet lideri Aleksey Navalni'yi zehirlediği haberlerine ilişkin soruya gülerek cevap verdi ve "Ölmesini isteseydim, şimdiye kadar çoktan ölmüştü" dedi.

Putin 'Onu zehirlememize gerek yoktu. Kim neden Navalni'yi zehirlemek istesin ki?' diyerek Rusya'da kendisine muhalif olan en güçlü ismi böylelikle ciddiye almadığını vurgulamış oldu.
Navalni, Alman der Spiegel dergisine yaptığı açıklamada, "İddia ediyorum olayın arkasında Putin var. Bunu övgü almak için söylemiyorum, bunu gerçeklere dayanarak ifade ediyorum. En önemli gerçek ise Noviçok. Onu kullanma emrini sadece gizli servislerin başındakiler verebilir." açıklamasını yapmıştı.

Zehirleme emrinin Rus İç İstihbarat Servisi (FSB) ve Rus Dış İstihbarat Servisi (SVR) ile Rus Askeri İstihbarat Servisinden (GRU) gelmiş olabileceğini belirten Navalni zehirlenmesiyle ilgili şu çarpıcı sözleri söylemişti:
"Putin Noviçok'u kendim üretip ve kendimi onunla zehirlediğimi iddia ediyorsa, bu imkansız. Sadece üç kişinin Noviçok'u kullanma emrini verebileceğini varsayabiliriz. Rusya gerçeğini biliyorsanız, şunu da biliyorsunuz demektir. FSB Başkanı Alexander Bortnikow, SVR Başkanı Sergej Naryschkin ve GRU başkanı, Putin'in talimatı olmadan böyle bir karar veremezler çünkü ona bağlılar."

Navalni, olayın arkasında iddia ettiği gibi Putin'in olmaması sorusunu, "O zaman durum daha vahim olduğu anlamına gelir." şeklinde cevaplandırdı. Noviçok'a daha fazla kişinin erişebilme imkanı bulmasının küresel bir tehdit anlamına geldiğini savunan Navalni, bunun sonuçlarının korkunç olacağını dile getirmişti.
 
Sinirleri etkileyen bir zehir çeşidi olan ‘Novichok'u icat eden Vladimir Uglev’e (73) göre, Rus muhalif Aleksey Navalni'nin iç çamaşırına zehir serpildi.

Uglev, Rus gizli servis görevlilerinin Navalni'nin Tomsk'taki oteline girerek bavulundaki iç çamaşırlarına ve çoraplarına bir damla zehir serpmelerinin yeterli olacağını ifade etti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in kamuoyu önünde en fazla bilinen muhaliflerinden Yolsuzlukla Mücadele Fonu kurucusu Aleksey Navalni adını 2008 yılında Rus siyasetindeki ve kamu şirketlerindeki yolsuzluk ve görevi kötüye kullanma uygulamalarını ifşa eden blog yazılarıyla duyurdu.

Asıl mesleği avukatlık olan Navalni bu dönemde büyük petrol şirketleri ve bankalara ait ufak hisseler satın almak suretiyle şirket içindeki ve kamu harcamalarındaki boşlukları tespit ederek takipçilerine duyurmaya başladı.
Süreç içinde iktidardaki Birleşik Rusya Partisi'nin muhalif seslerinden birine dönüştü ve yürüttüğü yolsuzluk karşıtı kampanyalarla o dönemdeki parti lideri Vladimir Putin'in en keskin eleştirmenlerinden biri haline geldi.

2011 yılındaki parlamento seçimleri öncesinde takipçilerine iktidar partisi dışında herhangi bir partiye oy vermeleri çağrısında bulunan Aleksey Navalni, parlamento binası önündeki bir protesto gösterisi sırasında tutuklanarak 15 gün hapis yattı.
Usulsüzlük iddialarının dile getirildiği seçimlerde Birleşik Rusya Partisi oy kaybına uğradı.

Aleksey Navalni ise salıverilişinin ardından, seçim sonrası düzenlenen 120 bin kişinin katıldığı dev protesto gösterisinde ön sırada yer aldı.
Navalni, 20 Ağustos'ta Rusya'da bir iç hat uçuşu sırasında hastalandı ve iki gün sonra tedavi için komadayken Almanya'ya uçmuştu.

Almanya, Fransa ve İsveç'teki laboratuvarlar ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü tarafından yapılan testler, Sovyet döneminden kalma bir Novichok sinir gazına maruz kaldığını ortaya koydu.

Kaynak: Hürriyet.com.tr

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum
  • Yorum yazabilmek için lütfen üye girişi yapınız.